"Elimi bırakırsan bir daha ayağa kalkamam." Ağzımdan firar eden cümleyle ben bile şok olmuştum, bazen kendimi aciz hissediyordum. Bir anda adımları bıçak gibi kesildiğinde şaşkınlıkla ona döndüm. Kaşları çatılmıştı. Yüzü öyle sertleşmişti ki, sanki asla dememem bir şeyi ilan etmiştim. Dolgun dudakları aralandığında gerildim ancak sesini duymanın bana iyi geldiği yadsınamaz bir gerçek olduğu için sakinlikle dikkatimi ona verdim. "Yenilgi içeren hiçbir cümle senin ağzına ait değil, yavrum. Senin gücün beni bile yerle bir edecekken, sakın senden aldığı güçle yaşayan bir adama düşmekten bahsetme. Kendime olan saygımın katili olmakla kalırsın."