Bir kişi bir kez, fiziksel dünyanızda kendini içinde bulduğu illüzyonu
ruhsal tekâmülü için kullanmasının mümkün olduğunu fark edince,
artık bundan sonraki adımı atması ve kendine etki eden bütün
faktörlere rağmen bu bilgisini Yaratan'ın sevgisini ve idrakini ifade
etmek için kullanması kaçınılmazdır.
Bizler, Sonsuz Yaratan'ın Hizmetindeki elçileriz,
toprağınıza ayak basıp hizmetimizi isteyenlere öğretmenlik
yapamadığımız için üzgünüz. Ama dostlarım, defalarca
söylediğimiz gibi bu, şu anda bizim hizmetimizi arzu etmeyenlere
karşı büyük bir haksızlık olurdu. Ayrıca, isteyenlere bile idrak
getirmekte çok az etkili olurduk; çünkü dostlarım, idrak içeriden gelir.
Biz sadece yol gösterebiliriz. Sadece önerebiliriz. Bunu öyle bir
şekilde yapıyoruz ki, arayış içinde olan birey, düşüncelerini kendi
içine çevirerek, kendi içindeki o tek sevgi ve idrak kaynağına,
Yaratan'a, hepimizin bir parçası olana çevirerek ilham alsın. O, var
olan her şeyin bir parçasıdır; çünkü, var olan her şey Yaratan'ın
kendisidir.
Antep'in ihtişamlı konaklarından birinde, aşk acısını sır gibi saklayan Üsteğmen Zeyd ve sevdiği adamı ölmeden yüreğindeki mezara gömen Katre'nin hikayesi...
KÖZ; Sırrını gel sen çöz...
Alıntı;
Sanki bir filmin içinde gibiydim tam şu anda. Ağır çekimde kafamı Ömer'in baktığı yere çevirdiğimde yüreğime bir kor düştü. Elim göğsüme giderken, endişeyle yutkundum. Bedenimdeki bütün kan akışı hızlandığında bunun gerçek olmadığına inanmak istedim. Hiçbir gerçeği bu denli hayal olarak dilemediğime yemin edebilirdim.
Zeyd...
Evlendiğim adamın kardeşi, yüreğimi enkaza çeviren, kazıya kazıya içimden atmak için aylarımı zindan ettiğim Zeyd miydi?
Başıma saplanan ağrılar dünyamı döndürürken tutunacak bir dal aradım. Kocam kardeşine sıkı sıkıya sarılırken yanında solan beni görmüyordu. Arkamdaki sandalyeye aniden oturduğumda Ömer'in ve... Onun dikkatini çekmiştim.
"Katre! İyi misin?" diyen Ömer endişeyle yüzümü avuçladığında ona bakmak için kalkan gözlerim yanındaki adamın, Zeyd'in keskin bakışlarıyla kesişti. Göz bebeklerim titrerken onun bakışlarında yalnızca soğukluk vardı. Buz gibi... Donuk ve hiçbir kaygı barındırmayan gözleri abisinin ve benim üzerimde gelip gidiyordu. İnsan biraz olsun endişelenmez miydi? Benim tanıdığım Zeyd, bu muydu? Bayılmak üzere olan bir kadına şefkatten yoksun bakışlar atan bir adam mıydı o?
Anlamsız sessizliği Zeyd'in bozmasını beklemediğimden, konuşmasıyla yeniden ona bakmıştım.
"Allah mübarek etsin..." derken gözlerine tırmanan harelerim mahçup bir ifadeye bürünürken zoraki çıkan son kelimesi bütün gerçekleri bir tokat gibi yüzümüze çarpmıştı.
"Yenge."
~
(Çalıntı, kopyalanma ve kurgunun başka şahıslar tarafından yazılması hâlinde gerekli işlemler yapılacaktır.
Antalya'nın ünlü avukatlarından biri öz amcamdır. Bilginize...)
Tüm hakları K