Bu topraklar savaşlar görmüş, kanla beslenmiş, nice doğumlara şahitlik edip nice ölümlerin ölüsünü kendine mezar etmişti. Söylenene göre bir denge vardı âlemde. Elementlerin sayesinde bu düzenin olduğu düşünülmüştü. Ateş, su, hava, toprak. Çok bilinen bu rivayet yanıltıcıydı. Dört Krallık kendinden olmayan diğer tüm her şeyi yok edene kadar durmamıştı denge kurmak adına. Denge kurulmuş muydu? Masum kanıyla olan denge asla denge olmazdı. Topraklar hiç olmadığı kadar sakinleşti savaş bitince. Herkes denge sağlandı bildi. Yapmacık bir barış hâline girselerde doymazlık kanlarında vardı. Bu karmaşık topraklarda aynı gece iki bebek gözlerini açtı dünyaya. Birinin gözlerinde diğerinin bedenindeydi âlâmetleri. Düzensizliğe düzen için gelmiştiler. Bu onların hikayesiydi, onların kaderi. Neydi onları özel kılan? ************************* Şimdiden ufak bilgiler verdim ama tadını kaçırmak istemiyorum hikayenin o yüzden içeri bekleniyorsun sayın okuyucum.