Bu seride asla empati kurmak istemediklerimize odaklanacağız. Artık başka bakış acılarından bakma zamanı geldi de geçiyor bile. ↓ Varoluştan beridir - ırk, dil, din, kültür ayrımı yapmadan- kötü saydığımız kahramanlar, masallar, öyküler ve efsaneler son bulduktan sonra neler yaptı dersiniz? Zindana mı atıldılar? Tutsaklık? Sakinlik ve pişmanlıkla geçemeyen bir hayat? Kötülüğe başka yerlerde devam etme? Hayallerinizi yıkacağım ama hayır. Hepsi kendi istedikleri yerde her gün aynı barda bu hayatın sonunun gelip onları götürmesini bekliyor. Sadece hepsi ayrı ayrı bardaki dostlarının da aslında başka bir masalın kötüsü olduğundan habersiz. Kötü kahramanların güzel barlarında hayat Ölü'nün tablosu önünde bira içmek kumar oynamakla geçmektedir. Ta ki ufak bir çocuk Ölü'den haber getirene kadar. Kötüler ayaklanır. Hak Yolcuğu ismini verdikleri bu saraya giden yolda farkında olmadan kötü yanlarına esir düşüp insanları incitecekler mi yoksa savunacakları tek şeyleri olan ikinci şansları için direnecekler mi? Akşamları ailesinden masalar dinleyen ve her zaman kötülerin bu kadar çabuk gözden yitmesine anlam veremeyen ufak kız, kendini bir anda yanında Ölü'nün Elçisi ile yollarda Hak Yolculuğu Kabilesi'ni takipte bulacaktır. Gördükleri inancını sorgulayacak, bazen de yüreğine umut serperken güvenini tırmalayacaktır. Fakat her zaman aşk kazanır, değil mi? Masallar bize iyi, nazik ve aşıksak mutlu olabileceğimizi öğretmişti. Bunlar kızımıza bu yolculukta hayatta kalabilmesi için yetecek miydi? +Bakış Açısı -Kötüler -Popülerler -Uzaylılar