Gül ve onun baş gardiyanıyla tanışın.
Gül için Mardin artık bir kafes haline gelmiştir ve bu kafesin baş gardiyanı Azat'tır. Peki ya Gül yanılıyorsa ya Azat kafesin değil de kalbinin efendisiyse?
Azat Gül için özgürlüğünde olmuştu. O artık Mardin'e tutsaktı, abisi yüzünden ağalık ona dayatılmıştı. Azat bu kadar fedakarlık yaparken Gül ne yapmıştı?
Bazı aşklar büyük nefretler eşiğinde başlar bazıları ise hayallerle. Ama kimseler bilmez nefretin bıraktığı o keskin bıçak darbeleri hayallerden ile daha fazla insan da etki bırakır. Tıpkı Azat gibi, ve tabi ki de Gül.
Onların aşkın da büyük hayaller yok. Onlar hiçbir zaman yaşayamadı özgürce, kurtulamadılar zincirlerden ve gölgelerden. Azat kalbini sonsuza kadar Gül'e bırakabilirdi, onun için her şeyi yapabilirdi peki ya Gül?
Yabani bir gülü bilir misiniz? Dikenleri yüzünden kimseler ulaşamaz onun o güzel görüntüsüne, lakin o dikenleri aşmak için her bir dikenin yüreğinize bakması gerekir. Azat'ta onu yaptı işte, Gül'ün bütün o zehirli dikenlerini bir bir batırdı kalbine, oradan beynine ve tekrar kalbine..
Savaş ağa adlı hikayem ÇİLEM olarak değiştirilmiştir haberiniz olsun.
Bir de yeni okuyanlar için kitap olma ihtimali vardır. Şimdiden söylemek istiyorum.
Berdel'e kurban gitmiştim. Hiç tanımadığım, bilmediğim bir adamla evlendiriliyordum...
"1 yıl, sadece 1 yıl sonra burdan herkesin seni bir ölü olarak sanması ile gideceksin."
Bunu diyen bir ağaya ne kadar güvenilir ki
Sevgiyi hiç tatmamış bir kız esir olduğu bir ağaya aşık olabilecek mi...
Kalbi kırıklarla dolu 22 yaşında genç bir kız ve Mardin'in aşiret ağası.
Berdele kurban gitmiş iki genç, iki deli yürek...
Her genç kızın hayaliydi beyaz atlı prens, peki ya bu sadece hayallerden ibaret ise.
Kuma kitabı değildir...
6 Eylül 2021
Telif hakları kesinlikle saklıdır.