"bu... 9 yıl önce.. sana veremediğim yüzük. kalbim bu yüzük gibi ,özel değil ve oldukça sıradan. ama tıpkı bu yüzük gibi.. uzun bir zaman boyunca.. seni kalbimde.. taşıdım.. soo jeong, hayalimi..gerçekleştirir misin?..bırak.. sevgilin olayım."
soo jeong kafasını evet anlamında sallamıştı, 9 yıl sonra işte gerçek olmuştu hayalim.
"ver şunu"
yüzüğü elinden alıp,yüzük parmağına sokmaya çalıştım, tabi sadece çalıştım çünkü bir türlü girmiyordu.
yani şu romantik ortam illa bozulcaktı demi.
tanrım aramız bozuk tamam ama her seferinde bunu hatırlatmasan olmaz mı?
ne kadar zorlarsam zorliyim ,yüzük parmağa girmiyordu.
soo jeong'un seslenmesiyle kafamı kaldırıp yüzüne baktım.
"hey... olmuyor"
"tuhaf,boyutu... kilomu aldın sen? "
soo jeong'un yüzündeki ifadeyi görünce gülmemek için zor tuttum kendimi.
tamam tamam bir kıza böyle bir şey sorulmamalı, aldığın cevap tokat olabilir ama napiyim yüzüğü 9 yıl önce onun parmağına göre almıştım.
"evet aldım"
dedi hafiften omuza üst üste yumruk atarak.
"hayır, hayır. 100 tane yüzük alacağım sana"
jeong'i yüzüğü elimden alıp serçe parmağına taktı ve elini kaldırıp gösterdi.
"bu en iyisi... jungkook, teşekkür ederim. kalbini... asla kaybetmeyeceğim, artık."
Ben : anneni ara.
Oğuz:ne ?
Ben: sen sinem teyzenin oğlu değil misin?
Annen onu aramanı söylüyor.
Oğuz : peki bunu o niye söylemiyor ?
Ben : şarjı bitmiş?
Oğuz : şarjı bitmişse ben onu nasıl arayacağım peki ?
Ben yazıyor...
Ben çevrimiçi...
Ben : bir dakika oha doğru?
Şarjı bitmişse nasıl arayacaksın ?
Oğuz : bu küçük detayı yeni fark etmen gözlerimi yaşarttı.
Ben : sen bana Altan altan laf mı soktun ?
Hayırlı bir evlat olup annen ara demeden arasaydın böyle olmazdı 🙃
Oğuz : şimdi de sen mi bana laf sokmuş oldun?
Ben : haspinAllah sınanıyorum herhalde , git ara ne bilim ben ya.
Laf filan da sokmuyorum ayrıca.
Oğuz : sen kimsin ?
Ben: komşunuz ?
Oğuz : komşumuz kim?
Ben : evine gelseydin bilirdin.
Oğuz :geldiğim zamanlarda oldu ama tanımıyorum seni ?
Ben : o da senin kayıbın olsun hayırsızlığı bırakıp evine uğrarsın artık belki ?
Oğuz : bu aralar sanmıyorum.
Ben : benim ruhumda hayırsızlık diyorsun.
Oğuz :hayırsız olsaydım bu vatanı korumak için canımı feda etmezdim.
Ben :ne ?
Oğuz: tek hayırsız ben değilmişim anlaşılan , komşusunun oğlunun mesleğini bilmeyen bir komşu kızı.
Ne üzücü.
Tanışalım yüzbaşı Oğuz Türk...