Rekabet nedir? Birisinden etkilenip mi reakabete gireriz? Yoksa o an gururumuza yediremedigimiz için girdiğimiz rekabet sonucu mu o kişiden etkileniriz?
Gündoğdu Koleji daha önce böyle rekabet görmedi. Okulda Barış'ı not ortalamasında, sportif faaiyetlerde ve havalılıkta kimse geçemezken Ece bu kalıba büyük bir tekme atarak herşeyu yeniden başlatacak. Tabiki Barış da bunu kolayca kabullenecek değil. Ece ve Barış bu konuda kapışırken, ülkede tahta kavgaları yaşanırken ordusunu toplayıp saldıran düşman edasıyla Kıvanç da bu rekabete çok farklı bir konudan dahil olacak. Ne mi tabiki graffiti. Kimsenin bu konudaki yeteneklerini bilmiyoruz. Kıvanç meydan okuduğuna göre bu konuda iyi olduğu bariz. Acaba Ece ve Barış için de aynı şeyi söyleyebilirmiyiz. Olacak olan olaylar bazen çok eğlenceli, bazen çok duygusal, bazen çok acımasız.
Bir yanda tuttuğunu koparan, yeri geldiğinde deli dolu, hırslı ve çalışkan Barış, bir yanda okulda adı en az Barış kadar geçen ve Barışla arası iyi olmayan Kıvanç, bir yanda değişik hobileri olan,çılgın ve en az Barış kadar hırslı Ece.
Sizce bu yarışı Ece mi? Barış mı? yoksa Kıvanç mı? kazanacak?
Acaba Kıvanç neden birden bu rekabete kızıştı?
İşte tüm bunların cevabını merak ediyorsanız sizi kitabımı okumaya davet ediyorum.
Bir kaldırımın köşesinde buldum hayalimi.
Gözlerimi kapattım, bıraktım avucuna kalbimi.
Dedi ki, sonuna kadar tutacak mısın elimi?
İçimden cevapladım, birlikte tırmanacağız tüm merdivenleri.
Mumlar üfledim, dilekler diledim.
Kayan her yıldızda adını sayıkladı dilim.
Ve o bana doğru tek bir adım geldiğinde
Ben hiç gitmesin diye bütün yolları denedim.
🏀
"Doruk?" dedim heyecanla. Bakışları yüzümde oyalanmaya devam ettikçe duramadım yerimde. Bir şey söyleyecekti. Bir şey söylemek için buradaydı. "Kaptın mı formayı?"
"Feza," dedi ve seri adımlarla ona doğru ilerlediğim sırada o da birkaç adım yaklaştı bana. Sadece ismimi söylemişti ama heyecanını yansıtması için bu yeterliydi. Devam etmesini beklerken kalbim yerinden çıkacak gibiydi. "Kaptık formayı."