Küçük çocuk, uyumayı çok severdi. Annesinin onu öğlen uykusuna yatırması ve başucunda kitap okuması o zaman dilimini en sevdiği anlardan olarak saymasına yeterliydi. Sonra babası gelirdi yanına ve "Uyan bakalım küçük adam." diye fısıldardı. Genç adamın yumuşak ama aynı anda baba otoritesini hissettiren ses tonu, ufaklığa alarm gibi gelirdi ve gülümseyerek uyanırdı. Fakat o gün, bir çift kurşun sesine uyanmıştı.