Asur Medeniyeti'nin tarih sahnesine çıktığı yıllar. İki ülke arasındaki tehlikelerle dolu Toros Dağları'nı aşarak, tarih sahnesine çıkan başka bir ülkeye, Hatti Ülkesi'ne giden tüccarlar. Asurlu tüccarların Anadolu'da, Erciyes Dağı'nın eteklerinde kurdukları koloni, Karum Kaneş.
Koloni'yi kuran Asurlulara liderlik eden katip, Lateef. Ve onunla birlikte, yıllar önce köle tüccarları tarafından kaçırıldığı topraklara, Anadolu'ya, Hatti Ülkesi'ne dönmeye çalışan bir köle.
İşte bu hikaye, bu iki efsanevi halkın, Asurlularla, Hattilerin hikayesi. Ama aynı zamanda, bu kadim toprakların tarih boyunca en fazla öne çıkmış iki halkı ile birlikte yaşamış olan katibin ve kölenin hikayesi.
Keyifle okumanızı dilerim.
"Zalimlikle öldüm, merhametle doğacağım "
Vivian Dumchestier.
Arganie İmparatorluğunun Arşidükü ile imaparatorun isteği üzerine evlendi, kendi isteği dışında evlenmiş olmayı gururuna yediremedi ve tüm kibrini nefretle evliliklerine kustu.
Kocasını tanımaya çalışmak yerine düşmanlığı ve entrikayı tercih etti. Kocasını düşmanı olarak gördü öyle ki bu düşmanlıkla üvey oğluna zarar vermekten bile çekinmedi.
"Vivian Dumchestier kocanızı ve oğlunuzu zehirlemeye çalıştınız, imparatorun adıyla idam edileceksiniz."
"Ben yapmadım, ben değildim!"
Vivian hırpalanmış halde darağacına doğru götürülürken gözleri rahibin yanında duran kocası ve üvey oğlunu buldu.
Duygusuz bir şekilde hatta ona utançla bakıyorlardı.
O kadar pişmandı ki , ikisinden de özür dilemek istedi ama artık çok geçti. Boynuna geçirilen bir ip celladın indirdiği kolla altındaki zemin kayarken Vivian'ın son gördüğü ona iğrenerek bakan kocasının bakışları oldu.
Vivian ertesi gün gözlerini açtığında kendini evliliklerinin ilk yıllarında buldu.
"Kocam ve oğlum bu hayatımda size tüm sevgimi vereceğim."
Vivian bu hayatında iyi bir insan olmayı başarabilecek miydi?