Mathias
  • مقروء 609,813
  • صوت 60,790
  • أجزاء 197
  • مقروء 609,813
  • صوت 60,790
  • أجزاء 197
إكمال، تم نشرها في مارس ٠٨, ٢٠١٩
Bölümler 1200+ kelime olacak. Alt sınır budur. Üst sınır şimdilik 10.000 kelime gibi duruyor. Mathias serisi sonradan açılan bir seridir. Başların sakin olması hevesinizi kırmasın. Her cilt, kendi içinde başlar, gelişir ve biter. Her cildin konusu farklıdır. Bir şans verirseniz, pişman olmazsınız. 

İlk 12 cilt bu kitaptadır. Devamı için profilimden Mathias 2'ye bakabilirsiniz.
-----------------

Tabii bu, işin dışarıdan görünen yüzüydü. İçeride ise Mathias, annenin mirasını kullandığı anıyı tekrar görüyordu. Belki de zihninde yüzlerce kez canlandırdığı bu sahneyi, bir rüyaymışçasına tekrar izliyordu. Her seferinde aynı enerjiye ulaşmıştı. Ama mirası asla uyandıramamıştı. Bunun nedenini işte o zaman anladı. 

"Fırtına eksikti..." 

Her zaman gökyüzünden yeryüzüne indirecek bir fırtına olmalıydı. Bu mirasın gücü buydu. Fırtına Habercisi Mirası, fırtınaya ihtiyaç duyacaktı tabii ki. 

Mathias, yıldırımla ölmedi. Aksine tüm yıldırım bedeni tarafından emilirken gözleri bembeyaz şekilde parlamaya başladı. Bedeninden yayılan yıldırımlar bir küre şekline gelip onu içine aldığında, onun elinden kurtulmuştu. 

"Nihai Büyü! Fırtına Habercisi Mirası! Fırtına Golemi Çağrısı!"

----------

Bölüm sonlarında hikaye evreni ile ilgili bilgiler verilecektir.

Acemi Büyücü
Büyücü Çırağı
Büyücü Ustası
Büyücü Büyükustası
Büyücü Üstadı
Büyücü Kralı
Büyücü İmparatoru
Büyücü Atası
Büyücü Azizi
Büyücü Tanrısı
جميع الحقوق محفوظة
الفهرس
قم بالتسجيل كي تُضيف Mathias إلى مكتبتك وتتلقى التحديثات
or
#991macera
إرشادات المحتوى
قد تعجبك أيضاً
IŞIK YILI  بقلم sadeceSU4
14 جزء undefined أجزاء مستمرة للبالغين
"Sakin ol." Dudaklarını kulağıma yaslayarak kurduğu cümle daha fazla çırpınmamdan başka bir şeye yaramadı. Etkisinden kurtulmak için varlığından uzaklaşmam şarttı. Uzaklaşmalıydım. Dudaklarıma bastırdığı eline doğru bağırdım fakat bağırtım boğuk bir iniltiden öteye gitmemişti. "Seni bırakmam için önce sakin olman gerekiyor güzel eva." Şiir gibi sesi dudaklarından tenime rüzgar misali esip geçti. Açıkta kalan tenime temas eden elini yavaşca hareket ettirmeye başladı. Eline doğru içli içli nefesler verdim. Göbeğimin çevresinde dolaşan sıcak parmak uçları her bir hücremi titretti. Yavaş ve tahrik edici dokunuşları tenimi yakıp kavurdu. Yapmamalıydı bunu. Ona olan öfkem kendini bitirecek kadar fazlayken böyle yapmamalıydı. Kokusunu soluduğumda ne ara sakinleşmeye başlamıştım? Tenime dokunmamalıydı mesela, dokunuşları ne ara beni mahvedecek kadar etkiliyordu. Sıcak dokunuşları göbek deliğimin çevresinde devam etti, sırtımı göğsüne daha da bastırdı. Bayılmama çok az kalmıştı. Son bir irade kırıntısıyla ağzımı kapattığı elini ısırdım benden uzaklaşması için. Kıpırdamadı bile. Hatta lanet olasıca adam acıya dair tepki bile vermedi. Onun yerine sırtımı göğsüne daha sert yasladı, başını boynuma iyice yerleştirip burnunu tam şah damarımın üzerine bastırdı. Yine içine derin bir nefes çekti. Neden inatla kokumu içine işlemesini istercesine soluyordu. "Böyle yaparak senden uzak kalmış tenimin daha da alevlenmesini sağlıyorsun lâl gülü. Rahat dur" Boynuma doğru gelen karanlık fısıltısı kanımı fokurdattı. Pislik adam resmen onu ısırmamdan tahrik olduğunu ima ediyordu! 🌹🌹 Seçim kimisi için ödül, kimisi için ceza ama seçimi yapan kişi için ölümdür. IŞIK YILI...