Kararımı verdiğimde çoktan buz gibi küvetin içinde ellerimin arasında soğuk keskin demir parçalarıyla oturuyordum Kollarıma çizdiğim haritamda bugün daha derinlere inecek ve yolun sonunu tamamlayıp bu dünyayı terk edecektim Belki de düşündüğümden daha erken bitirecektim herşeyi belki de çok geç ama sonuç olarak bitirecektim Bu son kapayışım olacak dünayaya gözleri mi son nefes alışım O kadar zor olamazdı Her gece son kapayışım son nefesim diye yatıyordum fakat biliyordum sabah gözlerimin bana ihanet edip açılacağını Bugün buna kimsenin, kendimin bile bana ihanet etmesine izin vermeyecektim Ruhumu zarar görmüş bedenimden ayırıp sonsuzlukla birleştirecektim Son kez kapadım gözleri mi son nefesi mi aldım Sıkıca tuttuğum soğuk keskin demir parçalarını beni tamamlamam gereken haritanın derinliğine indirip yavaş ve acı dolu şekilde yukarı doğru çektim Bağırarak ağlamak imdat diye çağırmak istiyordu bedenim Ama ruhum bedenimden yorgundu Aktı bir bir üzerime vücudumda son gördüğüm kırmızı sıvı Doldurdu küveti kızıl göle