Varmıyız? Yokmuyuz? Aslında bir sorgulamadır hayat bizim için. Bazen var olduğunu düşünürüz ama bir anda kayboluruz kendi düşüncelerimizde. Varlıkla yokluk arasındaki en ince çizgidir ölüm. Aslında ölünce yokmu oluruz? Yoksa yok olduğumuz içinmi ölürüz? Kaç defa ölürüz aslında? Ya da kaç defa ölebiliriz? Her ölüm bizi biraz daha canlandırabilir mi? Varlıksal sorgulamanın içinde kaybolmuş bir ruh ve kendisini öldürme cabası. İntihar kurtuluşmu yoksa yeni başlayan bir zulmün aracısımı?