"Neden buradasın?" Yüzüme bakmıyordu ve eh, bunu hakettiğim söylenebilirdi. "Benimle takılmayı özlemişsindir diye düşündüm." Dedim yüzüme şirin bulmasını umduğum bir ifade koyarak. "Monopoly bile getirdim. Bilmem kaç yüzüncü kez yenilmeyi göze alabilirsen oynarız, ne dersin?" "Ciddiyim, neden buradasın?" Sandalyesinden kalkıp bana doğru iki adım attığında nihayet yüzündeki o ciddi ifadeyi görebildim. Kaşlarını bile özlemiş olmam çok mu klişeydi? "Buradayım çünkü yalan söylemenin dozajını kaçırdım." Dedikten sonra ayakkabılarımızın burunları birbirine değecek kadar yaklaştım ona. Geniş elini sıkıca kavradım, her zamanki gibi sıcacıktı. "Ve sanırım, bu hayatımda yaptığım en iyi şeydi."Все права защищены