Bahçeden içeri girerken arkamdan gelen ayak sesleri ile arkamı döndüm. Gökhan ve Meriç arkamdan geliyordu . Bahçe kapısından içeri girdiğimde gördüğüm manzara karşısında şok oldum. Berke Kağan ve Emir bir çocuğu acımasızca dövüyorlardı. Çocuğun yüzü kanlar içindeydi. Etrafta kimse yoktu beni görmelerinden korktuğum için adımlarımı hızlandırdım ve o tarafa bakmadan yürüdüm. Çocuğun acı dolu bağırma sesi ile adımlarım daha da hızlandı okulun içine girene kadar adımlarımı aynı tempoda tutum. Sınıfıma girdim ve boş bir yer aradım arka. Sıra boştu ben de oraya oturdum. Bahçede gördüklerim aklıma geldi. Çocuğun yüzü ve bağırması aklımdan çıkmıyordu. Aynı sahne kafamda tekrar tekrar canlandı. Birinin yanıma geldiğini fark edince bu düşüncelerden sıyrıldım ve gelen kıza baktım. Oldukça güzeldi. Benim saçlarımın aksine onunkiler kısaydı ama ona çok yakışmıştı iyice yanıma yaklaşınca yeşil gözlerinin benimkilerden sadece bir kaç ton açık olduğunu fark ettim . Sicak bir sesle "Yanın boşsa oturabilir miyim ?" O an yanımdaki masaya attığım çantamı aldım ve sesimi sıcak tutarak "Evet boş, oturabilirsin " dedim . Kız gülümseyerek oturdu. "Merhaba ben Nazlı." Ne tatlı kızdı bu böyle diye içimde geçirmeden edemedim ."Merhaba ben de Helin." Sesimi sıcak tutmaya özen göstermiştim.
22 parts