Gece'nin mutsuzluğu ve acısı o doğduğu gün başlamıştı. Her şey güzel ilerlerken hep bir yerden yıkılıyordu mutluluğu peki bu kimin hatasıydı? Hiç görmediği o şahısın mı, babası mı yoksa üvey annesi ve üvey kardeşinin mi bunu oda bilmiyordu. Tek bildiği çok yorulmuş olmasıydı. Hayata karşı dayanacak gücü bitmişken onun sayesinde tekrar güçlendi. Gece'nin kalbindeki izler onun sayesinde yok oluyordu. içtenlikle gülmeyen o onun sayesinde kahkaha atıyordu. Onun sayesinde şarkılara daha çok anlam yükledi. sevmekten vazgeçtiği bu şehri tekrardan sevdi. Yürüdüğü dikenli yol canını acıtırken sevdikleri için buna katlandı. Herkes onu kıskanırken Gece onlarla dalga geçiyordu çünkü onun kıskanılacak bir hayatı yoktu ki, onun için boş bir hayattı. Ama herkesin sahip olmak istediği güzelliği, cesurluğu, güçlülüğü vardı ve en önemlisinde herkesin kendinde olmasını istediği o gamzesi vardı. Son olarak da onu koruyan, seven bir adam vardı. Ama şimdi oda herkes gibi iz bırakmıştı kalbinde hemde çok derinden...