Gözlerim pencereye kaydığında bakışlarım çok uzaklara daldı. Gözlerimin önüne gelen bir çift yeşil göz ruhumu ateşe attı, kalbimi tekletti. Yaşadığımız her şeyin bir nedeni vardı mutlaka ama gözlerinde gördüğüm aşk nasıl bu kadar sahte olabilirdi? Ruhuma dokunan o bakışlar, şimdi neden içimde filizlenen o aşkı kurutmak için çabalıyordu? Yağmur'un tüm bunları yapabildiğine inanmıyordum. Kalbim gördüğü duyduğu her şeyi inkar ediyor, kendi doğrularını yaşatmaya çalışıyordu. Kulaklarım o adamın söyledikleriyle çınlıyor, gözlerim o davetiyede yazanları görüyordu hala. Yine de içimde, kalbimin çatlaklarında doğmaya çalışan bir umut, ruhumun içinde ayaz rüzgarlar estiren belkiler vardı.