"İnsanların seni sevmesindense, korkmasını sevgi ediyorsun. Bir gün, korkmaktan vazgeçtiklerinde, elinde hiçbir şeyin kalmayacak."
Yüzünde oluşan hırslı gülümseme ve gözlerindeki öfke, aklımdan çıkmayacak karar kan dondurucuydu. Yüzünü yüzüme yaklaştırdı, nefesindeki alkol kokusu ciğerlerimi yakıyordu. Belki de ciğerlerimi yakan onun kokusuydu.
"Bu hiç bir zaman olmayacak, ben asla kaybetmem Luhan. Çünkü ben, herkesin zayıflığı görüyorum, ve en önemlisi, bunu basım kazanmam gerektiğini biliyorum. Bu yüzden, her zaman ben kazanacağım."
İşaret parmağını kalbimin üzerine koyarak devam etti; "Ama diğerleri, bunu kullanmaya devam ettikleri sürece kaybedecekler. Ve sen, senin de benden farklı olmadığını görebiliyorum, gözlerinde kendimi bulabiliyorum. Bu yüzden asla, ama asla, beni yargılama." Arkasını döndü ve karanlık sokağa doğru yürümeye başladı. Arkasından bağırdım.
"Yanılıyorsun! Sen, zayıflıklarını gizlemeye çalışıyorsun. Ya birisi senin zayıflığını bulduğunda ne olacak?" Ona doğru yürüdüm ve devam ettim. "O şahane maskenin arkasında yatan güçsüz çocuğu görebiliyorum, Sehun."
Olduğu yerde durdu ve başını yana çevirerek cevap verdi.
"Beni yaralamaya çalışırsan, sadece sen yaralanırsın. Bunu asla unutma ."
NOT: Hikaye benim değil sadece hunhan çiftine çeviriyorum.
Yazar ismi:@queerationn❤️
Kitap ismi:SATRANÇ
sıradan bir aşk istemiyorum, lanet bir fırtına istiyorum. uykusuz geceler ve sabahın dördünde bitmek bilmeyen sohbetler istiyorum. tutku ve çılgınlık istiyorum, uzaktan bile tüm vücudumu titretebilecek ve aynı zamanda beni yakınına çekerek tüm varlığımı anlamlandırabilecek birini istiyorum.