kısa hikayaler

Hayatta önemi olan yalnızca dört soru vardır.
Kutsal olan nedir ?
Ruh neden oluşmuştur ?
Neyin uğruna yaşanmalı ?
Ve neyin uğruna ölünmeli ?
Dördünün de cevabı aynıdır. Yalnızca aşk.
Ayrıca önemli olan çok aşık olmak, dağları tuzla buz edecek kadar sevgi bağı kurmak değildir. Güzel sevmektir. Yalnızca güzel sevmek. Ancak bunu başarabilen oldukça azdır. Çünkü günümüzde herkesin deli olduğu iki şey vardır. Bunlar kesinlikle aşk ve sevgi değildir. "Şan ve şöhrettir". Bunun uğruna yanar ve bunun uğruna sönerler.
Aşk yalnızca tensel temastan ibaret değildir veya güzel, hoş sevgi sözcüklerinden.
Bir kere aşka tutuldun mu bilmelisin ki bu sana bahşedilmiş kutsal bir görev veya da bir hazine gibidir muhafaza etmen gereken. O nedenle aşk , aşka düştüğün kişiye karşı korkunç bir merak duymaktır bu öyle korkunç bir meraktır ki ucu bucağı olmayan. Sürekli o kişiyi düşünmeyi sağlatacak kadar kudretli olan.
Ve bilmek gerek ki aşk bitiyorsa onun cümlesi "senden nefret ediyorum" Değildir. "Artık seninle alakalı hiçbir şey merak etmiyorum"dur.
Aşk karşındakini korumaktır. Onu kırmamak ve incitmemektir. Olmasa da olacak diye korkmaktır çünkü aşka düştüğün kişi senin diğer yarındır ve kimse herhangi bir uzvuna zarar gelme düşüncesini dahi kaldıramaz.
İki aşka düşen.
Kesinlikle bu dünyada ne kadar zarar göreceklerini seçemeyecekler fakat kim tarafından zarar görebileceklerini seçecekler. Peki onlar seçimlerini sevecekler mi ?
Araya başkaları girmezse belki fakat bunu umut etmek kaplumbağları gökyüzünde görmek gibi.
Ah kalbin işine bak o damar sızlar,sızlar durur unutmaya izin vermez çünkü artık o olmuştur bir parçan, sevgisi seninle oldukça.