Afra henüz 23 yaşında bir kızdı. Annesini iki yıl önce kaybetmişti. Babası vardı da, iş uğruna kızını yılda iki kere anca görüyordu. Afra bir tek dedesine güveniyordu. Bir de dayısı vardı İtalya'da. Arkadaşı var mıydı o da bilmiyordu ki... Parası olmasa yanındakiler halâ olur muydu, bunun cevabını merak ediyordu. Sevdiği yada sevgilisi şuana kadar olmamıştı. Kendi kendine konuşurken üzülmemek için bazı konulara girmeyen biriydi. Belki tamamen yaşadığı şehri, dedesini, parası için yanında olan arkadaşlarını bırakıp gitmeliydi.. Haberi yoktu ama dedesinin yerine bulunduğu toplantı belki onun hem aşk hemde normal yaşamını değiştirecekti.
-Lâl🐾
"Bir bilsen ne kadar zamandır şunun hayalini kurduğumu." Şakağıma doğru bir öpücük daha kondurdu. "Seni doyasıya öpüp koklamayı." Ardından yanağıma indi öpücükleri. "Geldin ve beni dünyanın en mutlu adamı yaptın." Dudağımdan da öpüp alınlarımızı birbirine yasladı. "Seni çok seviyorum. Seni senden çok seviyorum."
Bu kez ben dudaklarına ufak bir öpücük bırakıp ayrıldım. "Seni çok seviyorum. En az beni sevdiğin kadar seviyorum seni." Kollarımı boynuna dolayıp yüzümü boynuna gömdüm. Kokusunu içime çektim.
Çok özlemiştim.