Ölüm Çiçeği
  • Reads 32
  • Votes 2
  • Parts 1
  • Reads 32
  • Votes 2
  • Parts 1
Ongoing, First published May 04, 2019
Ruhumda bir boşluk, uğultusu sarmış her yanı. Kalbim atmayı kesmek üzere son demlerde, hiç kimse iyi değil aynı benim gibi. Yağmurlar yağmış içimdeki çıkmaz sokaklara, içimdeki çocuk dizlerini canavarlardan kaçarken parçalamış kendi taşlı yollarında, kendi kendimin infazını vermişim en çok da... Dahası yok benim için ne geleceğim var, ne yarınım aklımda ne dünüm, ne bugüm var gelecekte, nede şimdim şuanımda. Ben bende değilim, kalbim son nefesini vermiş o çocuğun zihninde, intiharını kendi çocuğunun gözleri önünde gerçekleştirmiş, çaresiz bir güvercin misali çırpınmış yüreği küçük kızın ama duyan olmamış ki onu hiç, ne gören  olmuş, nede küçük ruhunun boşluğunu hisseden. Uzay bile dolu kalmış gezegenleri ve yıldızlarıyla, benim küçük kızımın ruhunun boşluğunun yanında. Zifiriliğinde kaybolmuşum ruhumun, çığlıklarım iğneler gibi battı boğazıma ama kim duyardı ki beni? Sahteliğime ben bile inanmışım bazen hatta. Maskelerim düşmüş ama gören olmamış, iğneler boğazımı yırtmış çıkmış dışarı ama duyan olmamış çığlıklarımı. Bana bir el uzatsan şimdi ben kendime, cehennem aşkından yandığı cennete kavuşsa. Ben içimdeki küçük kızımı fark ettirsem , sen beni yaşatır mısın?
All Rights Reserved
Sign up to add Ölüm Çiçeği to your library and receive updates
or
#731siyah
Content Guidelines
You may also like
GECENİN İZİ by hisssizyazar
36 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
You may also like
Slide 1 of 10
AYNI BIÇAĞIN SIRTINDA (+18) cover
Kara Gül  cover
Kaybolan Yıllar| Asker & Savcı cover
SARRAF cover
gay seks hikayeleri 1 cover
Fındık Tarlası cover
İMDADIM cover
GECENİN İZİ cover
PİNHAN MAHALLESİ  cover
GÖNÜL ŞİFASI cover

AYNI BIÇAĞIN SIRTINDA (+18)

61 parts Ongoing

Çok istediği bölümü kazanmak için çok çalışmış ve sınav sonucunun açıklanmasını büyük bir sabırsızlıkla bekleyen genç bir kız. O çok beklediği sonucun açıklanacağı günün gecesi, sadece eğitim hayatını değil, tüm yaşamını etkileyecek olaydan bihaberdi. ⏳ "Ben seni tanımıyorum," dedim, soğukça. "Tanıyacaksın," dedi, sakince. Konuşma tarzında beni rahatsız eden bir şey vardı. "Daha çok zamanımız var."