Hayatımızdaki her şey bir tesadüftür. Bizi asıl olana götüren bir yolculuk belki de. Hepimiz kendi hikâyemizin başrolüyüz aslında. Ancak bazen bunu unutabiliyoruz. Bu seninle nasıl tanıştığımızın hikâyesi. Ya da tanışacağımızın. "Kızlar lütfen diyorum. Bakın araştırdım hep buralarda takılıyor." "Bak Belin sabahtan beri oradan giriyoruz buradan çıkıyoruz. Yok işte. Yoruldum." "Susadım ben de." Ceylin'in sesi uzaklardan geldi. Arkamı dönüp baktığımda sokağın köşesinde soluklandığını gördüm. "Ve acıktık." İkisinin bir ağızdan söylediğine sesli bir nefes verdim dışarıya ve omzumu düşürdüm. "Tamam, peki." Ve önden yürümeye başladım. Birbirinden tek farkı duvarlardaki çizimler olan sokaklardan yavaşça çıkıp biraz yürüdükten sonra sonunda kafelerin olduğu kısımlara geldik. Birbirinden dolu kafelerde göz gezdirirken bir yandan da bize uygun boş bir yer olup olmadığına bakıyordum. "Sanki gördüğünde ne yapacaksın Allah aşkına?" dediklerimizi duymuştu anlaşılan Ceylin. Sahi görünce ne yapacaktım? O da bana bakar mıydı? Beni bir sonraki görüşünde hatırlar mıydı peki? Acaba benden hoşlanır mıydı? "Görmemiş gibi yapar." Benim yerine Hazan gülerek cevapladı. "Evet, tabi ki öyle yapacağım." Ellerimle saçlarımı düzelttim. Her ihtimale karşı etrafa bir göz gezdirdim. Her an her yerde olabilirdi. Belki de o da burada yemek yemek için oturmuştu. Hıı belki de aynı masada oturduk. "Kızım ne o zaman bu kadar peşinden koşuyoruz Karma Karma diye." Ceylin iki ellerini yana açarak konuştu. "Sus! Hıı sus! Sakın adını bir daha söyleme onu herkes tanıyor burada." Sustuğundan emin olduktan sonra elimi yavaşça Ceylin'in ağzından çektim.All Rights Reserved
1 part