"Dokunma bana! Dokunma!". "Dokunacağım! Kocam değil misin!". "Değilim! Hiç bir şeyin değilim senin. Anlamadın mı bunu hala?". Ezo duyduklarına aldırmayıp İbrahim'in dudaklarına açlıkla saldırdı. Isırıyor, yalıyor, çekiştiriyordu. İbrahim'in onu itmesine aldırmadan daha da yapıştı kocasına. "Midemi bulandırma daha fazla. Dokunmanı istemiyorum anlamıyor musun!". "İbrahim sev beni. Kurbanın olayım sev artık!". "Her şeyi bilirken hala seni nasıl sevmemi beklersin?". "Seviş benimle. Lütfen!". "Sana...dokunmayacağım!". Ezo daha fazla ayakta kalamayıp yere dizlerinin üzerine çöktü. Birilerinin duymasına aldırmadan ağlamaya başladı. "Anne olmak istiyorum İbrahim. Bebeğim olsun, karnım şişsin, mememi emsin, bana anne desin...". "Sen asla anne olamayacaksın Ezo! Anla artık".