Ben Civan Giray, bilemezdim yüzmeyi bildiğim halde bir çift mavi gözde boğulacağımı...
Gece karası saçlarını gördüğüm ilk gün, gül kokusu burnuma değdiği ilk gün, o mavi harelerine takılıp düştüğün ilk gün aşkı yer etti gönlümde. İstedim, deli divane onu istedim ve aldım da.
Yetmiyormuş, yanındakinin kalbi senin için atmadıkça, gözleri alev alev aşkla yanmadıkça, teni teninde can bulmadıkça, yanında olması yetmiyormuş.
Yeminim var kadın, son nefesime kadar kalbine bu aşkı kazımaya, aşkımı ruhunda yaşatmaya, nefretle atan o kalbini aşkla attırmaya yeminim var..!
Ben Elvan Kılıç, gökkuşağı misali rengarenktim ben, beni renklerimden edip hayatımı ele geçiren bir adamın varlığından bile bir haberken kendimi akla ziyan bir hayatın ortasında buldum. Prangalar var ayağımda, gidemiyorum, kalmak ölüm gibi geliyor ama sanki o prangalardan kurtulsam da gidemeyecekmişim gibi hissediyorum. Bazen öyle bir bakıyor ki ben bile kendimi böyle güzel sevemem diyorum sonra öyle hatalar yapıyor ki böyle sevmek olmaz, olamaz diyorum.
Yeminim var adam, aşkını kalbime düşürmemeye, senden son nefesime kadar nefret etmeye yeminim var. Aşkınla atarsa yüreğim yanarım, ölmek yanmaktan daha kolay geliyor benim yanmamaya yeminim var...!
İlk görüşte aşka düşen tutkulu bir adamın, kadına dayattığı zoraki sevdasıyla, ailem için aşktan vazgeçtim derken kendini aşkın kollarında bulan kadının yürek burkan hikayesidir bu...!
Adam kadını elde etmek için kardeşini parmaklıklar ardına mahkum eder ve tek kurtuluşunun kadının yanında kalması olduğunu, kardeşini özgürlüğe ancak bu şekilde kavuşturacağını söyleyerek kızı zoraki bir sevdaya mahkum eder ancak o zoraki sevda zamanla kadının yüreğindeki en büyük yangın haline gelecektir.
Yıllar önce evlat edinilmiş ve bunu çok sonradan öğrenen edebiyat öğretmeni Ekin Susmaz. Kimsesiz olduğunu düşündüğü bir şehit çocuğun koruyucu annesi olur. Evine aldığı çocuğun 6.yaş gününde birden babası çıkagelir...