Özgür Ve Tutsak
  • Membaca 1,046
  • Suara 118
  • Bagian 3
  • Membaca 1,046
  • Suara 118
  • Bagian 3
Sedang dalam proses, Awal publikasi Mei 15, 2019
Yan hücreden sağ kolunda dirseğine kadar kesikler olan ve sargılarından kan, iltihap akan Amel Mahmut sesleniyordu, duyuyorum onu ama cevap vermeye takatim kalmamıştı. Bilincimi kaybedince Gardiyanlar beni hücreye fırlatıp çıkmışlardı. Ayaklarımdaki zincirler derimle bir bütün olmuştu adeta, ayağımı oynattıkça daha çok etime batıyordu. Derinden huzur veren bir ses geliyor ama nereden geliyordu bu ses, gözlerimin acısından sesin geldiği yöne bakamıyorum bile, üç saat boyunca gözlerime beyaz ışık tutmuşlardı, kör olmamak için dua ediyordum Allaha. Gücümün son kırıntıları ile yönümü deminden beri bana seslenen Amel Mahmuta döndüm,

"Hamza! Hamza! Bak bana kardeşim! Beni duyuyor musun?" Bağırarak konuştuğu şişen damarlarından belliydi ama bana neden çok uzaktan geliyordu onun sesi, yoksa sağır mı oldum?

"Hamza! Beni duyuyorsan iki defa gözlerini aç kapat kardeşim! Hadi Hamza, beni duyduğunu, anladığını göster." çırpınıyordu Amel Mahmut, kendimden geçmediğimi öğrenmeye çalışıyordu.
Gözlerimi olan gücüm ile açıp kapattım iki defa.
Bu hareketim ile bir çocuk gibi sevinip, tekbir getirdi, koridorda bulunan bütün hücrelerden tek bir ses yükseldi bu defa, 

" Allahu Ekber! Allahu Ekber!"
Seluruh Hak Cipta Dilindungi Undang-Undang
Daftar untuk menambahkan Özgür Ve Tutsak ke perpustakaan Anda dan menerima pembaruan
or
#4amel
Panduan Muatan
anda mungkin juga menyukai
SINIR |Tamamlandı| oleh __Katre__
75 Bagian Lengkap
Az önce Eylül'ün tuttuğu boşta kalan elini yeşil kalın askeri kemerinin üzerine koyup lafa girdi. " Gel ben sana espriyi göstereyim."dedi. Elini kemerinin üzerinden çekip göğsünün üzerinde yazan yazıyı işaret etti. " Bak bakalım burada ne yazıyor?"dedi sesindeki alaycı tınıyla. " Arslan."dedi karşısındaki adam kısık çıkan sesiyle. Ardından Eylül'ün yaka kartını gösterdi Toprak parmak ucuyla. "Peki burada ne yazıyor." "Eylül Arslan." "Aynen öyle." dedi Toprak başını aşağı yukarı sallayarak. Ardından elini kaldırıp yüzüğünü gösterdi. " Bu."dedi sorgulayan sesiyle. " Yüzük." Eylül'ün elini tutup kaldırdı. " Bu."dedi tekrar. Aynı cevabı aldığında ellerini indirip birbirine kenetledi. Ve tekrar kaldırıp herkesin gözüne sokarcasına konuştu. " Birleştir bakalım ne çıkacak ortaya."dedi. Ardından masaya göz gezdirip karşısındaki adama dikti bakışlarını. Birkaç saniye cevap vermesini bekleyip adamın omzundaki elini sıktı. " Evlisiniz."dedi adam fısıltıdan farksız sesiyle. " Doğru cevap." dedi Toprak alayla. Adamın omzundaki elini çekip yüzünü Eylül'e çevirdi. Birkaç saniyeliğine yumuşayan bakışlarını tekrar buza çevirip masaya döndü. Birbirlerine kenetlenmiş ellerini gösterip: " Duyduğunuz gibi biz evliyiz. Daha öncesinde bilmiyordunuz çünkü bilmenize gerek yoktu. Şimdi öğrendiğinize göre herkese afiyet olsun." dedi. Masadan yükselen hayret nidalarını umursamazken masadaki yerine ilerledi. Eylül'ün elini bırakmadan yanındaki sandalyeyi çekip:" Geç güzelim." dedi. Yanlarındaki birkaç kişi duydukları ile küçük çaplı bir şok yaşarken onların gözü sadece birbirleri üzerinde idi.
K.Ö.Z  [✔️] oleh muhayyell_
35 Bagian Lengkap
Antep'in ihtişamlı konaklarından birinde, aşk acısını sır gibi saklayan Üsteğmen Zeyd ve sevdiği adamı ölmeden yüreğindeki mezara gömen Katre'nin hikayesi... KÖZ; Sırrını gel sen çöz... Alıntı; Sanki bir filmin içinde gibiydim tam şu anda. Ağır çekimde kafamı Ömer'in baktığı yere çevirdiğimde yüreğime bir kor düştü. Elim göğsüme giderken, endişeyle yutkundum. Bedenimdeki bütün kan akışı hızlandığında bunun gerçek olmadığına inanmak istedim. Hiçbir gerçeği bu denli hayal olarak dilemediğime yemin edebilirdim. Zeyd... Evlendiğim adamın kardeşi, yüreğimi enkaza çeviren, kazıya kazıya içimden atmak için aylarımı zindan ettiğim Zeyd miydi? Başıma saplanan ağrılar dünyamı döndürürken tutunacak bir dal aradım. Kocam kardeşine sıkı sıkıya sarılırken yanında solan beni görmüyordu. Arkamdaki sandalyeye aniden oturduğumda Ömer'in ve... Onun dikkatini çekmiştim. "Katre! İyi misin?" diyen Ömer endişeyle yüzümü avuçladığında ona bakmak için kalkan gözlerim yanındaki adamın, Zeyd'in keskin bakışlarıyla kesişti. Göz bebeklerim titrerken onun bakışlarında yalnızca soğukluk vardı. Buz gibi... Donuk ve hiçbir kaygı barındırmayan gözleri abisinin ve benim üzerimde gelip gidiyordu. İnsan biraz olsun endişelenmez miydi? Benim tanıdığım Zeyd, bu muydu? Bayılmak üzere olan bir kadına şefkatten yoksun bakışlar atan bir adam mıydı o? Anlamsız sessizliği Zeyd'in bozmasını beklemediğimden, konuşmasıyla yeniden ona bakmıştım. "Allah mübarek etsin..." derken gözlerine tırmanan harelerim mahçup bir ifadeye bürünürken zoraki çıkan son kelimesi bütün gerçekleri bir tokat gibi yüzümüze çarpmıştı. "Yenge." ~ (Çalıntı, kopyalanma ve kurgunun başka şahıslar tarafından yazılması hâlinde gerekli işlemler yapılacaktır. Antalya'nın ünlü avukatlarından biri öz amcamdır. Bilginize...) Tüm hakları K
anda mungkin juga menyukai
Slide 1 of 10
İmam Sorunsalı | Texting ✓ cover
Mavi Tonları cover
Derdimin Dermanı Ol(Tamamlandı) cover
SINIR |Tamamlandı| cover
Müezzin Beyciğim ||𝚝𝚎𝚡𝚝𝚒𝚗𝚐|| cover
ASKER  cover
Kurye | Texting ✓ cover
Kumru cover
K.Ö.Z  [✔️] cover
BEDEL cover

İmam Sorunsalı | Texting ✓

51 Bagian Lengkap

0526******: Hocam inşAllah bu evde kalma sorunsalım biterse nikahımı kıyar mısınız? Hoca Efendi: Ne? 0526******: Nikah diyorum hocam, kıyar mısınız? Hoca Efendi: Nikah kıyarım ama seninse kıyamam 0526******: Aman hocam size bir yanlışım mı oldu? Hoca Efendi: Oldu maalesef 0526******: Tövbe Allah'ım sen çarpma! 0526******: Affedin be hocam, gariban bir kuluz ateşlerde komayın hocam Hoca Efendi: Sen beni çoktan ateşlerde bıraktın be mercan gözlü Hoca Efendi: Asıl benim yüreğimi ne yapacağız? Başlangıç Tarihi/ 24.04.2022 Bitiş Tarihi/25.06.2022