22'
Ve sanırım son kez yıllardır yapamadığı şeyi yaptı. Kalbini açtı Pınar'ına " Seni çok sevdim küçük... Hala köpek gibi seviyorum. Ve ölürken de aklımdaki tek şey, sen olucaksın. Bana yakışmıyor değil mi? Ölüm bile ne kadar büyütebilir bir aşkı? Büyüttü işte. Kafamdaki tilkiler başta sana aşık olmayı reddetmişlerdi ya... Artık onlar bile aşık sana. Artık kendileri için değil, senin intikamın için çığlık çığlığa hepsi kafamın içinde. Sen huzur içinde uyu. Biz, senin yerine nöbette kalacağız burada. İyi uykular sevgilim. Söz, kafamdaki tilkiler artık sadece, seni fısıldayacak
Ben : anneni ara.
Oğuz:ne ?
Ben: sen sinem teyzenin oğlu değil misin?
Annen onu aramanı söylüyor.
Oğuz : peki bunu o niye söylemiyor ?
Ben : şarjı bitmiş?
Oğuz : şarjı bitmişse ben onu nasıl arayacağım peki ?
Ben yazıyor...
Ben çevrimiçi...
Ben : bir dakika oha doğru?
Şarjı bitmişse nasıl arayacaksın ?
Oğuz : bu küçük detayı yeni fark etmen gözlerimi yaşarttı.
Ben : sen bana Altan altan laf mı soktun ?
Hayırlı bir evlat olup annen ara demeden arasaydın böyle olmazdı 🙃
Oğuz : şimdi de sen mi bana laf sokmuş oldun?
Ben : haspinAllah sınanıyorum herhalde , git ara ne bilim ben ya.
Laf filan da sokmuyorum ayrıca.
Oğuz : sen kimsin ?
Ben: komşunuz ?
Oğuz : komşumuz kim?
Ben : evine gelseydin bilirdin.
Oğuz :geldiğim zamanlarda oldu ama tanımıyorum seni ?
Ben : o da senin kayıbın olsun hayırsızlığı bırakıp evine uğrarsın artık belki ?
Oğuz : bu aralar sanmıyorum.
Ben : benim ruhumda hayırsızlık diyorsun.
Oğuz :hayırsız olsaydım bu vatanı korumak için canımı feda etmezdim.
Ben :ne ?
Oğuz: tek hayırsız ben değilmişim anlaşılan , komşusunun oğlunun mesleğini bilmeyen bir komşu kızı.
Ne üzücü.
Tanışalım yüzbaşı Oğuz Türk...