Yasir İstanbul'da okuyan gelirli bir ailenin çocuğu olmasına rağmen kendi imkanlarıyla para kazanan kendi halinde arkadaşlığa ve aşka değer veren biri. Kitap okumayı çok sevdiği için sürekli kitap aldığı bir kitapçıda kaderinin dönüm noktası olacak bir aşka tutuluyor. Kitap aldığı üstadının dükkanında Kumsal'ı görüyor. Başlarda her ne kadar bir şeyler hissetmese de aldığı bir kitaptan etkilenerek aşık oluyor Kumsal'a. Kaderin büyük bir cilvesinden olsa gerek sürekli bu kızı düşünürken hayat karşısına sevdiği kızı çıkarıyor. Aynı okulda, aynı sınıfta olması Allah'ın ona verdiği en güzel imtihanı oluyor.
''Beyin ölümü gibi olur bazen kalbin ölümü. Tek fark var ikisi arasında. Biri ağrıların bittiği, diğeri ise soyut ağrıların başladığı yerdir. Bir kişinin bin parça ettiği, et parçasıdır kalp. Her geçen saniye o parçaların içine batıp kanatmasıdır seni. Söz de göğüs kafesi kalbi korumak için vardır somut darbelerden. Keşke somutların yarattığı soyutları da koruyabilseydi biraz. Belki de sen istediğin için koruyamamıştır göğsün seni. Tüm bunlara sen müsaade ederken. Ona bütün yetkileri sen verdin. Onun doğumunu sen yaparken, ölüm emrini verememekmiş kalbe, onun senin ölüm emrini vermesini beklemekmiş. Kendi için de yarattığını, sen olmazsan olmayacak kişiye köle düştüğün yerdir. O öyle bir yer ki. Al emrinden sonra sana itaatsiz kalır. Yani kısacası senin bir parçan iken, senden bağımsızlığını ilan edip başkasının ''bağımlısı'' oluyor. Tiryakisi sen olanı sensiz bırakma. Sana bağımlıyken başkasına bağlatma. Gel hadi bende yaşayayım tıpkı sen gibi. Gel ki kalbim vuslata, bende sana ereyim.''
Azad Karan, yüreğinin tam ortasına kor gibi düşen Nida'nın aşkıyla yanıp tutuşmaya başlamıştır. Ateşi bir türlü dinmiyordur çünkü Nida onun yanından bile geçmek istemeyen, köydeki diğer insanlar gibi ondan korkan bir kızdır. Aşkının karşılığını alamayan Azad, bu yolda her şeyi göze almıştır. İyi ya da kötü, incinerek veya inciterek Nida'yı kazanmaya karar verir. Gözü ondan başkasını görmüyordur, Nida'nın aşkı onu olduğundan daha acımasız birine dönüştürür.
"Seni çok seviyorum, sen de beni seveceksin."