Kapanan kapılar, çevrilen sırtlar, bitmeyen yollar... Yaşananların hepsi, beş yıl öncesinde oturma odasının ortasında kalakalmış bir kız çocuğuyla başladı. O gün o odada kopan haykırış, kapanması zor bir yaranın filizlenmesine neden oldu. Nefes alan her cana, yeni bir "ben" oldu. Havada şen kahkahaların uçuştuğu koca bir sofranın dağılışı oldu. Güneşle selamlanan bir sabahın, büyük bir fırtınanın ablukasında kalışı oldu. Bir kız çocuğunun kışa küsüşü, canının çok derinden yakışı oldu. Bitmeyecek ağlayışı, dinmeyecek hasreti oldu. Kendinden vazgeçişi, gülümseyişle yer değişi oldu. Daha öncesinde hiç bu kadar yakından şahit olmadığı koca dünyayla, karşı karşıya kalışı oldu. "Bu kara yazıyı kendim yazmadım" deyişi oldu. İşte bu darma dökük hikayenin göğüsleyicisi; - Ayşin Yıkılmaz