+ Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, masalların gerçek olduğu zamanlarda, büyük sarayda güzeller güzeli bir prenses yaşarmış. Görenlerin dönüp bir değil defalarca kez baktığı güzelliğe sahipmiş. Sindirella, Pamuk prenses, Rapunzel ve daha nice prensesleri gölgede bırakırmış. Peşindeki erkekler el ele tutuşunca dünyanın etrafında bir çember oluştururmuşlar. Ama o sadece bir kişiyi beklemiş; uyuyan güzelin de koca niyetine kopya çektiği beyaz atlı prensi. Ve bir gün çıka gelmiş beklenen prens. Almış prensesini ve bir ömür mutlu yaşamışlar.
- Saçmalamaz mısın lütfen?!
+ Ne?
- Yok sinsirellaymış, piremsesmiş, beyaz inekli prensmiş, uyuyan cadalozmuş. Neyin kafasını yaşıyorsun?
+ Niye ya? Hikayeyi anlatıyorum işte.
-Bu nasıl hikaye be? Ayrıca hikayende erkekler neden el ele tutuşuyor?
+ Orasını çok da şey etme sen de
-Hikaye öyle değil.
+Nasıl peki?
-Öncelikle prenses dediğin kişi sabah akşam derslere söven sıradan lise son sınıf öğrencisinden başka birisi değil. Sarayda felan da yaşamıyor. Şimdiki devirde sarayda yaşayan mı kaldı? İngiltere kraliçesi Elizabeth mi bu? Bildiğimiz klassik orta gelirli bir türk ailesinin büyük kızı ve apartmanda yaşıyor. Öyle peşine yüzlerce erkek düşürecek kadar güzel değil. Ve üzülerek söylüyorum ki, beyaz atlı prens diye insanları kandırdığın kişi aslında yok. Elimizde bir adet kimliği mechul kişimiz var o kadar.
+ Eee bu hikayenin özelliği ne?
- Nisan Alya ve
+ O kim?
- Bizim kız işte, çakma prenses.
+ Hee
-Kurumuş çöle aşık bir yağmur bulutunun hikayesi bu. Aşk rüzgarı bulutu savurmuş, savurmuş, savurmuş en sonunda kavuşturmuş sevdiğine. Bulutun aşk adı verdiği damlaları hayat vermiş çöle, çöl de anlam katmış bulutun varlığına.
+Senin ki de amma meteorolojik hikayeymiş be
-Çık git Allahın cahili
+ Giderim
-Git
+Gidiyorum
-Defol!
Bir Bakıcı en fazla patronuyla ne yaparki diye geçirdi aslında fazlasını yaptılar sınır tanımayan ikiliydi onlar ama kızın hic yüzü gülmedi aşktan yana iç geçirdi "neden neden neden sonra biricik oğlu odaya girip "anne neden ağlıyorsun yoksa bana mı kizdin anne lutfen kizma birdaha erken uyurum anne ben seni çok seviyorum demişti bunlar hayatın zorlu ikilisiydi kadinin agzindan sadece iki kelime döküldü "Hayat Zor demişti sonra hıçkırıkları odayı doldurdu ogluna sarilip aglamaya devam etti 😭😭