En yakın arkadaşınızı aramak isterken hiç tanımadığınız biriyle dünyanın en saçma telefon konuşmasını yapmak zorunda kalsanız ne olur?
Miray size anlatsın.
&
Hattın bağlanma sesi geldiğinde bir anda konuşmaya başladım. "Özgür, biliyorum bana çok kızacaksın. Maaşım yine bitmiş! Bu para nasıl bitiyor anlamıyorum, kendime kumbara alacağım artık. Bugün akşamki abur cuburları sen almak zorundasın. Bak, sakın alamam falan deme, yolarım saçını başını! Her ay sinema günlerimizi iple çektiğimi biliyorsun... Diğer ay gratis alışverişini ben yapacağım, sana söz veriyorum."
Duyduğum ses, Özgür'ün incecik, kulak tırmalayan sesi değildi. "Of, rimelim bitmiş, diğer ay alsan iyi edersin." Bu... Bir erkek sesiydi.
"Şey..." Ne diyeceğimi bilemiyordum.
"Ben Özgür. Özgür Aydın, sanırım telesekreter sizi yanlış Özgür'e bağlamış." Gülüyordu.
"Evet," dedim bir anda. "Sanırım hatlar karıştı!"
Bolca +18 sahne ve biraz şiddet olacak arkadaşlar ona göre okursanız sevinirim
"Bana attığın o tokat'ın karşılığı olmayacak mı sandın hemde tüm sınıfın olduğu bir partide...?
Alin'in gözyaşları yüzünden şelale gibi akıyor bir tanesi inmeden diğer gözyaşı onu yetişiyordu
"Boşuna ağlama ben senin annenin ameliyat masraflarını ve 1 senelik yurt dışı masraflarını karşılayacağım babanla birlikte orda rahat olacaklar sende bunun karşılığında 1 sene ben ne dersem onu yapacaksın altıma gir desem girecek her isteğimi yerine getireceksin ve emin ol yatakta hiç nazik değilimdir" pis pis sırıtır
Alin karşısında ki adama nefretle bakar bu bir sene nasıl geçecekti...