Beni seviyor muydu, bilmiyordum. Sadece ona kayıtsızca itaat etmemi istiyor ve acımasızca ruhumu sömürüp beni tüketiyordu.
♠︎
Artık zaman kavramını yitirmiştik, nerede olduğumuzun bir önemi yoktu. Sadece biz vardık ve odayı dolduran inlemelerimiz...
İri, göz alıcı ellerinden birisi, ince boynumu kolaylıkla kavramışken diğer eli hırsla sol göğsümü yoğuruyordu. Şu andan itibaren içimdeki hisleri kontrol etmemin mümkünatı yoktu. Uzun parmakları bu kez göğüs ucumu hedef aldı ve onları sıkıştırdı. Acı ve zevkle harmanlanmış gibiydim.
Derince inledim.
Elinin yerini dudakları aldı ve ıslak öpücükler kondurdu. Gözlerimin hedefi gür kumral saçlarındayken bir anda dişlerini geçirmesiyle kafam geriye doğru düştü ve bu istemsiz hareketim üzerine boynumdaki eli sıkılaştı. Hırpaladığı göğüslerime attığı dil darbeleri son hamle olmuştu. Parmaklarımı saçlarına geçirdim ve hafifçe çekiştirdim. Bu hareketimle onu iyice kışkırttığımın farkında bile değildim ve sonumuzun nasıl biteceğini de asla tahmin edemiyordum.
[Cinsellik, küfür, şiddet, +18 bulunmaktadır. Uyarıldınız!]
Mahallenin yaptığı yardımları ile dilinden düşmeyen, bütün kızların deli divane olup peşinden koştuğu, ağırbaşlı, yardımsever ve bir o kadar da sert bir ağır abisi ile evlendiğinizi düşünün... Murat Karasu. Namı değer "Kara Murat" ile tanışmaya ne dersiniz?
Uyarı: Bu kurgu tamamen bana aittir! Cinsellik, şiddet ve bağımsız öğeler içermektedir! Reşit olmayanların okumasını tavsiye etmiyorum.