Baytar Hanım (Basıldı)
  • Reads 9,223,045
  • Votes 486,604
  • Parts 65
  • Reads 9,223,045
  • Votes 486,604
  • Parts 65
Complete, First published Jun 27, 2019
"Aşkın en bordo haliydi bizimkisi..."

Mutluluğun peşinden koşarken ayağım takılıp dizlerimin üstüne düştüğümde küçük bir çocuk gibi ağlamaya başladım. Tam o sırada beyaz atlı olmasa da yeşil kamuflajlı bir adam çıktı karşıma. 

İlk başta siyah botları takılmıştı gözüme. Başımı kaldırıp masallardaki gibi yüzüne baktığımda ne de uzun gelmişti boyu. Güneşi tam arkasına alan prensimin yüzüne düşen gölge, ondaki güzelliği saklasa da, o ela gözlerini görmemek için kör olmak gerekirdi. Kaşları çatık uzattığı eliyle, sert çehresi merhametini saklamak istese de, ben çoktan görmüştüm göreceğimi. Büzülen dudaklarımla, dolan gözlerimi kırpıştırarak baktım gözlerine. Tereddütle eline uzattığım elimi sıkıca kavradığı anda hiç pişman olmadım tuttuğum için ve hep iyi ki dedim...



asker #1    26.09.2019
macera #1   27.10.2019
romantik #1  08.11.2019
bordobereli #1  12.11.2019
veteriner #1    25.01.2020
özelkuvvetler #1   25.01.2020
aksiyon #1   27.01.2020
romantizm #1   03.02.2020
sevgi #1   25.02.2020
Genç kız edebiyatı #1 23.03.2020
mizah #1   28.03.2020
komedi #1 17.01.2021
Genelkurgu #1 09.03.2021
baytar #1   31. 05.2021

(Not: Bu kitapta yazdığım her şey tamamen benim hayal ürünümdür. Lütfen gerçeklerle bağdaştırmayınız.)
All Rights Reserved
Table of contents
Sign up to add Baytar Hanım (Basıldı) to your library and receive updates
or
#53aşk
Content Guidelines
You may also like
GECENİN İZİ by hisssizyazar
33 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
HÜZNÜN GEMİSİ by FeelStone
6 parts Ongoing
"Ben değil seninle evlenmek, aynı havayı bile solumam be!" Adam, karşısında durmuş, kendinden kısa olduğu halde üstten cesurca bakan kadının, uçurumun dibini andıran koyu gözlerine baktı. Karadeniz'in hırçın sularını andıran mavi gözlerini, kendini boğmak ister gibi bakan, her baktığında kendini bir uçurumun ucunda sallanıyormuş gibi hissettiği gözlerde gezdirdi. "Ben de sana meraklı değilim herhalde. Bir çözüm bulacağım. İki de bir kapıma gelip bana bağırma." Alkan, bunu söylerken her zamankinin aksine sakindi. Kadın ne kadar öfkeli olursa olsun hiç kimseye nefretle bakmadığını fark etmişti adam. Acaba bu zamana kadar kimseye sevgiyle baktı mı diye düşündü adam. Bu yersiz düşüncesi kaşlarını çatmasına neden olduğunda Hazan'ın da kaşlarını çatılmıştı. "O zaman annene söyle beni sıkıştırıp durmasın! Ben evlenmeyeceğim! Evlensem bile bu kişinin sen olmayacağı kesin!" Hazan, hayatında sinirlenmediği kadar sinirlendiğini hissediyordu. Sadece bir hafta önce kendini görmezden gelen bu adamla evliliği düşünecek kadar delirmemişti daha. Alkan'ın kaşları alayla havaya kalktığında Hazan, gücünün yeteceğini bilse karşısında ki adamı dövebileceğini düşündü. "Ha ben kabul ettim, senin etmen kaldı." "Kendini beğenmişin tekisin! Seninle evlenmek için zırdeli olmak lazım." Hazan, Alkan'ın karşısında kaldıkça sinirden renk değiştirdiğini bildiğinden son sözünü söyleyip, baktıkça boğulduğunu hissettiği mavi gözlere son kez bakıp arkasını dönüp hızla evine doğru yürüdü. "Arkasından ona bakan Alkan kendi kendine, "Zırdeli," dedi. "Büyük konuşuyorsun." İki inatçı delinin, birbirlerinde boğulmaktan korktukları gözlerde ve Karadeniz'in hırçın sularının taşıdığı Hüznün Gemisi'nde geçen büyük bir sevda hikayesi.
HANİFTAM (Dağ Çileğim) by hanifta_hanim
62 parts Complete
"Seni öldürürüm Demir! Öldürürüm!" "Tabii ki öldürürsün ama sen beni öldürmek yerine, ailene umut olacaksın ve benimle evleneceksin. " Mideme kramplar giriyor, bildiğin kıvranıyordum. Nefesimi yettiremediğim için bir elimle kapıdan destek alırken, bir elimle de şalımı öne doğru genişletmeye çalışıyordum. "Hemen şimdi kararını ver Beyza! 10 dakika sonra tüm adamlarımı arayıp devreye girmelerini söyleyeceğim sonrada direk ağabeyinin karşısına çıkıp, yaptıklarımı anlatacağım; seni nasıl zora soktuğumu, şirketin batması için neler yaptığımı anlatacağım ve böylece küçük Zeynep babasız büyümüş olacak... Sahi Zeynep, ölen annenin adıydı değil mi? " Dizlerim artık bedenimi taşımıyordu. Dizlerimin üzerine yığıldım ve son gayretimle nefesimi yettirmeye çalıştım. "Senden nefret ediyorum!.. " Demir yanıma doğru gelince bir dizini yere koyup, ellerini çeneme götürdü ve başımı yerden kaldırdı. Gözyaşlarım yanaklarımı sırılsıklam yapmış, şalımın çene kısmını çoktan ıslatmıştı bile. Şuan gözyaşlarım onun parmaklarını yıkarken, ben çaresizlikten ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. Onunla evlenmem diri diri gömülmek demekti... Ama alabilecek bir sorumluluğu almadığım için dedemin ölmesi, ağabeyimin hapse girmesi cehennem ateşinde yakardı beni ve ben bir daha o ateşi, ömrümün sonuna kadar söndüremezdim. . . . Oysa Demir'in bilmediği şeyler vardı. Bu evlilik Beyza'nın mahkumiyetiyse Demir'in de en büyük sınavıydı.
You may also like
Slide 1 of 20
YARALI RUHLAR (TAMAMLANDI) cover
SARRAF cover
Lapis Özü cover
 f â k  (Kitap Oluyor) cover
BAHAR (BERDEL&MAFYA)  cover
ᴅᴇʜᴀ cover
Kocamın Patronu (Tamamlandı) cover
İNSAN OLMANIN ACZİYETİ  cover
GECENİN İZİ cover
HÜZNÜN GEMİSİ cover
Lavin cover
two worlds | taekook ✓ cover
HANİFTAM (Dağ Çileğim) cover
Türk'ün Kızı (Gerçek Ailem) cover
AYNI BIÇAĞIN SIRTINDA (+18) cover
TÖRE MAHKÛMU(SEZON FİNALİ) cover
GÖNÜL ŞİFASI cover
ATEŞİN KIRIK GÖLGESİ cover
KAPI 23:56 cover
İZVİNYA  cover

YARALI RUHLAR (TAMAMLANDI)

35 parts Ongoing

DUYGULARINI YİTİRMİŞ BİR KADININ DUYGUSUZLAR İÇİN KURULMUŞ DÜNYADAKİ YAŞANTISINI OKUMAYA VAR MISINIZ? *** "SARIDAL YETİMHANESİ " İçinde olduğum çukurdan beni çıkaracağını düşündüğüm bu yerin en derin çukur olduğunu nereden bilebilirdim? *** İhtimaller ve Riskler. Gerçekler ve Yalanlar. Hayaller ve umutlar... "Ben inanıyorum Dolunay, sana ve bize inanıyorum." "Ben inanmıyorum. Hislerini kaybetmiş, sevmek nedir bilmeyen bir kadınım ben. Benden sevgi bekleme, benden sevgi dilenme, bana sevgini verme." Gözyaşları ile ıslanmış yüzünü gökyüzüne çevirdi. Derin bir nefes alıp tekrar bana çevirdi bakışlarını. Yüzünü yüzüme yaklaştırıp elleriyle yanaklarımı okşadı. " Dolunay Ayda Akinal... bir gün bütün hislerin geri gelecek. bana aşık olacaksın, Beni seveceksin. Ben o gün gelene kadar seni bekleyeceğim, her gün daha da artan aşkım beni yok edecekse bile..."