Asalak Fenomen
  • Reads 4,262,645
  • Votes 350,148
  • Parts 59
  • Reads 4,262,645
  • Votes 350,148
  • Parts 59
Complete, First published Jul 03, 2019
Sivri diliyle eleştiri videosu çekip paylaşan Feyza Soysal'ın bu sefer hedefinde; işine karışılmasından hazzetmeyen kalp ve damar cerrahı Merthan Özkan vardır!
**

"Bir sorun mu var?" dedi Merthan, başını hafifçe oynatarak. Feyza ona bakmak yerine odadaki diğer doktorlara baktığında Merthan, iki kaş göz hareketiyle onları odadan çıkardı. Feyza onlar odadan çıkana kadar bekledi. Çıktıklarında ise sinirle "Ne gibi bir sorun olabilir ki?" dedi. "Herkes gözlem yapmaya gelip kan aldı ama sadece ben gözlem yapmak için gelmişim gibi, kan almak isteyince 'gözlem gözlem,' deniliyor."

"Boş versene, hemşire olmayacak mısın sen? İki yıl sonra istemeyeceğin kadar kan alırsın."

"Olsun, herkesin neden gerisinde kalmak zorundayım? Bana haksızlık yapılıyor!" 

Merthan onun sinirini pek dikkate almadı, hatta belki de çocukça buldu. Feyza buna daha çok sinirlenerek "Ve bunda senin de suçun var!" diye gözlerini ona dikti. 

"Ben ne yapmışım?"

"Yapmıyorsun işte. Haksızlığa göz yuman da haksızlık yapan kadar suçlu değil mi?" 

Merthan çayını bitirip masanın üzerine koydu, sonra sırtını doğrultarak "Tamam," dedi. "Git malzemeleri al, odama gel."

03.07.2019
All Rights Reserved
Table of contents
Sign up to add Asalak Fenomen to your library and receive updates
or
#3sevgili
Content Guidelines
You may also like
SİSTALAR  by Gulcin_Sahkal
14 parts Ongoing
Bazılarının yüreğe iyi gelen bir yanı vardı. Dördü de birbirine armağan gibiydi. Onlar dört iyi arkadaşlar. Sinem , Gamze, Tutku ve Gülsüm... Dördünün de yolları bir yetimhanede kesişti. İşte o günden sonra kimse birbirini bırakmadı. Birbirlerini bırakmayacaklarına yemin ettiler. Onların yetimhanede tek lakapları vardı. Sistalar... Peki ya on sekiz yaşları dolunca bu dört kız arkadaş ne yaptılar? Tabi ki de ayrılmadılar. Birbirlerine destek olup hep bu hayata göğüs gerdiler. Hayatları birden bire değişirken, hayatlarına giren dört adam Mert, Kerem, Burak ve Alper dahil oldu. Peki kimdi bu adamlar? Mert Yıldırım aklı başında hedefi olan bir mimar. Kerem Vural deli dolu ünlü bir basketbolcu. Burak Sönmez babasının soyadıyla gurur duyan tek veliahtı çapkın ünlü playboy. Alper Başaran ise yolları üniversitede kesişip çok sıkı dost oldular. Ünlü bir firmanın başarılı bir mühendisi. Aslında tüm hikaye barda karşılaşıp bir yanlış anlaşılmayla başladı. Bir kavga nezarette bitince ve sürekli birbirleriyle karşılaşmaları da cabası oldu. Zamanla birbirlerine olan nefretleri aşka dönüştü. Aşkı doyasıya yaşadılar... Sinem Ertekin zeki bir kızdı, avukat olup her zaman adalete güvendi. Hayatı hep adaletsizlik üzerine kurulmuş olsa da o adalete güvenip bu yolda ilerledi. Gamze Aslan asi ve inatçı bir kız dansa olan sevgisini meslek edinip dans eğitmeni oldu. Tutku Uras hepsine ters tam bir çılgın kızdı. Tek sevdiği şey kendi şarkılarını söylemek, okulunu bitirdikten sonra ünlü bir mekanda her akşam şarkılarını söylüyordu. Gülsüm Serter tek hedefi kendi çizimlerini dünyaya duyurmaktı. Moda stilistliği yapan Gülsüm tam bir çılgındı. Peki bu dört kahramanın hayatlarında neler olacaktı? Bakalım bu dört adam kızların kalplerinde ne maceralar yaşatacaktı? En güzel dostluğu ve
You may also like
Slide 1 of 10
MAHİ (Mahalle Hikâyesi) cover
SİSTALAR  cover
HÜKÜMDARIN MİNİĞİ +18 cover
KAFES  cover
EKSTREM cover
Mafya                                     ( birinci kitap) cover
GÖRÜCÜ MÜ ? cover
YÜREĞİMDE Kİ ATEŞ (ASKER) cover
09  cover
Geçmişin İzleri cover

MAHİ (Mahalle Hikâyesi)

29 parts Ongoing

Yetişkin okurlar için uygundur! Bir Mahalle Hikâyesi... Çok daha fazlası... ✨ "Bak bana," diye fısıldadı. Dudaklarının arasından çıkan sıcak nefesi benimkilere dokundu. "Bir kere bana eskisi gibi baksan..." yalvarır gibi çıkan sesinin tonuyla tüm iradem dağıldı. "Bırak lütfen," derken gözlerimi kapattım. Elinin birini kaldırıp parmaklarını usulca yanağımda gezdirdi ve çeneme doğru indi. "Adımı söylemiyorsun artık," dedi dişlerini sıkarak. "Fark etmem mi sanıyordun?" Soru soruyordu ama benim buna verecek bir cevabım yoktu. "Senin dudaklarından dökülmesini istediğim öyle çok kelime var ki..." Eğilip anlını anlıma yasladı. Bu kadar yakınken tek nefesi paylaşıyor gibiydik. Onun aldığı soluk, benim dudaklarımda kayboluyordu. Benim sıklaşan nefeslerim ise sanki onu canlandırıyor gibiydi.