Ayın parlayarak yok ettiği zemheri karanlığı, geminin güvertesinde, dalgaların sesiyle izlerken duydu fısıltıları. Biri adını sayıklıyordu sürekli, Ses kafasında daha da şiddetlenmişti. Hayal gücünün bir ürünü olduğunu düşündüğü sesleri kafasını sallayarak yok etmeye çalıştı. Gözleri istemsiz kapanmıştı. Birkaç saniye durdu öylece, belki de dakikalarca. Zaman kavramını yok olmuş gibiydi. Gözlerini açtığında fark etti onu. Yakamozların en çok vurduğu yerden ona bakıyordu, gözleri kilitlenmişti birbirlerine. Aralarındaki gizli bir anlaşma gibi. Bakışları birer söz, sessizlikleri ise yeminleriydi.