"Sen ne meleksin ne de şeytan.Sen arafsın Lara.Sonsuz bir arafsın.Eğer ırkımı korumam için seni öldürmem gerekiyorsa, öldüreceğim."
"Beni kullanıp, bir işe yaramayacağımı anladığın zaman mı?"diye sordum bağırarak.
Biliyordum, beni eninde sonunda öldürecekti.En başından beri beni burada bile istemiyordu.Burada kalmama izin verme sebebi; babamı ve beni aynı anda kontrol altında tutmak içindi.Kendimi o kadar kırgın hissettim ki.Ne olursa olsun , nasıl davranırsa davransın, içimde bir yerlerde ona güvenen bir tarafım vardı.Ama bugün orayı içi kırıklıklarla doldurmuştu.Hızlıca birkaç adım atıp burnunun dibine girdim."Biliyor musun?Ben koca bir aptalım.Bana o kadar kötü davranmana rağmen, sana güvendim.Beni onlara vermediğin için sana güvendim.Düşeceğim zaman beni tuttuğunda sana güvendim.Hatta bu sabah, bu halde olduğumu farkettiğimde, aklıma sadece sen geldin.Seni bulursam beni bir şekilde göreceğini umut ettim.Bana birşekilde yardım edeceğini...Ama sen geçmiş karşıma, ne olduğunu bile bilmediğim bir soydan geldiğim için beni öldüreceğini söylüyorsun öyle mi?Pekala, tamam.Git, bedenim orda yatakta yatıyor.Öldür onu.Ama unutma, ruhumla başına çok büyük belalar açacağım" dedikten sonra cevap vermesini beklemeden hızlıca yanından ayrıldım.
Siz: Sırf beraber çalıştığımız için bana böyle davranmanıza izin veremem, İlker Bey?
İlker bey: Davranışlarımın sebebi sadece beraber çalışmamız değil Başak hanım.
Siz: Peki ya ne?
Siz: Ne bu haddinizi aşmalarınız?
Siz: Sabrımı zorlamalarınız.
İlker bey: Aklımı sikip attığın için bunların cevapları bende de yok. Buna aşk diyorlar ama çok saçma.
İlker bey: Hiçbir insan, bir insanın iradesini bu kadar sikemez.