Cahit Sıtkı Tarancı
  • Reads 46
  • Votes 48
  • Parts 3
  • Reads 46
  • Votes 48
  • Parts 3
Ongoing, First published Jul 16, 2019
Diyarbakır'da doğdu, İlk öğrenimini aynı şehirde yaptı. Orta öğrenimi için İstanbul'a gönderilerek, Kadıköy Fransız Saint Joseph Lisesi'ne yazıldı. Burada dört yıl okuduktan sonra Galatasaray Lisesi'ne geçti. Mülkiye Mektebi'ne girdi. Buradaki öğrenimini tamamlamadan Paris'e gitti. 

İkinci Dünya Savaşı'nın çıkması üzerine yurda döndü. Anadolu Ajansı ve Çalışma Bakanlığı'nda çevirmen olarak çalıştı. 1954'te ağır bir hastalığa yakalandı. Türkiye'de tedavisi sonuç vermeyince Viyana'ya götürüldü. 13 Ekim 1956'da orada bir hastanede öldü. Ankara'da toprağa verildi.

'Sanat için sanat' ilkesine bağlı kaldı. Ona göre şiir, kelimelerle güzel şekiller kurma sanatıdır. Vezin ve kafiyeden kopmamış; ama ölçülü veya serbest, her türlü şiirin güzel olabileceği inancını taşımıştır. Açık ve sade bir üslubu vardır. Çoğu gerçeğe bağlı olan mecazları, derin, karışık ve şaşırtıcı değildir. Uzak çağrışımlara ve hayal oyunlarına pek itibar etmemiştir. Zaman zaman bazı imaj ve sembollere başvurmuştur. 

Şiirlerinde en çok yaşama sevinci ve ölüm temalarına yer vermiş, nedense hep ölümün üstüne gitmiştir. Ayrıca yitik aşklar, mutlu sevdalar, yalnızlık, yaşadığı bohem hayatın buruklukları, çocukluk özlemi de şiirlerine konu olmuştur..
All Rights Reserved
Sign up to add Cahit Sıtkı Tarancı to your library and receive updates
or
#3cahit
Content Guidelines
You may also like
You may also like
Slide 1 of 10
İstikamet Londra (Töre Mecburiyetim kitabı) cover
HÜKÜM cover
MAHŞERE MEKTUPLAR cover
~Umutları Söneler Adına~ cover
SEÇME ŞİİRLER cover
MÜREKKEP cover
özür dilerim cover
Kitap Alıntıları cover
yeni şiirlerim (gönülden kopanlar)  cover
ŞİİRLERİM cover

İstikamet Londra (Töre Mecburiyetim kitabı)

92 parts Ongoing

Bu kitapla bambaşka bir töre hikayesi okuyacaksınız. Bol kahkahalı kimi zaman gözyaşları içinde kimi zaman da öfkeleneceksiniz. Ama bir karakter var ki o sizden biri. Onu seveceğinize emimim. Ezman okumak için gittiği ve orada kalıp çalışmaya başladığı İngiltere'den Mardine yaz tatiline gittiğinde berdel kararıyla Asmin ile evlenmek zorunda kalır. Ne Ezman bu zamana kadar izleyip okuduğumuz bir ağa ne de Asmin boynu bükük bir berdel gelinidir. Ezman başta bu evliliği kabullenmek istemez ve Londra'ya kaçma planları yapar. Sizce bunu başarabilecek mi? Her ikisi de bu kadar alışagelmişin dışında bir karaktere sahipken, evlilikleri ayakta kalabilecek mi? Ezman Ağa'nın ve Asmin'in berdel hikayesini okumaya, okurken hem gülüp hem ağlamaya var mısınız?