Vazgeçecektim... Vageçecektik...
Arkadaşım için aşkımdan feragat edecektim. Başka seçeneğim yoktu. Belki çok zor olacak, belki çok acı çekeceğim evet. Ama biliyorum ki bazen sevmek vazgeçmektir. Ve birazdan yüzüme en sahici gülümsememi yerleştirip onların mutluluğuna ortak olacağım, içim yana yana. Kader bizi tesadüfen karşılaştırmıştı. İlk görüşte aşık olmuş, onu bir daha görememekten korkmuştum. Ve bir kez daha görebilmeyi o kadar kalpten bir şekilde dilemiştim ki, dileğim gerçek olmuştu. Şimdi onu sürekli görüyorum, ama bir başkasıyla...
Zaman ne gösterir bilemiyorum. Ama ufukta güneş yok şuan benim için. Dümdüz bir çizgiden ibaret, tıpkı atmayı bırakmış bir kalbi, artık "ex" olan bir insanı temsil eden düz çigi gibi.
Bir gün güneş benim için doğacak mı bilmiyorum. Ama burada güneş doğarken başka yerlerde, başka birisi için batıyor olacak. Ve güneş benim için doğarken bile mutluluğuma gölge düşürecek. Bir yandan gözlerimi kamaştıran aydınlık, diğer yanıma ve diğer yarıma, karanlık bir gölge düşürecek.
Bildiğim tek bir şey varsa o da şu, her son bir başlangıçsa, her başlangıçta bir sondur. Çünkü bazı başlangıçlar, bazılarının sonu olur.