Hayatımı avuç içlerinde geçirmek isterdim, hatırladın mı? Dudaklarına değmeden sabaha uyanmamak, kulplu çay bardağının etrafına sardığın avucunda ölmek isterdim. Ben hep ölmek isterdim sahi... Hiç geçiremediğim, benden çalınmış hayatı sende de bulamadığımdaki hayal kırıklığı, hatırlarsın, sana dair hissettiğim yegane şeydi. Senden ürkmüştüm, annemden haz etmezdin, uyumazdın, ait kalamazdın. Maviden korkardın Doran, çok konuşmazdın, şiir okurdun... Sen babama benzerdin Doran, hiç tanımadığım babama... , Bu geç kalınmış bir durak. Geçmişin hayaletinin avuçları içinde araftaki bir kalbe sahip olamayacağını kimse Pera'ya söylememişti. Avuçlarında bir mektup vardı genç adamın, genelde cüzdanının içinde sakladığı okunmayacak kadar eski bir mektuptu bu. Vera'nın intihar mektubuydu. " Şimdi söyle Kaptan, babam gibi maviye çalar mısın? Babam gibi özgür müsün yoksa yine babam gibi geri dönüş yolunda ölür müsün?" Bir ölüye aitse kalbi, nasıl sevilirdi ki bu adam? " Hep olmayacak şeylerin mi peşinden koşarsın böyle Pera?"
4 parts