Her yaptığından pişman olan , sevmemeye , unutmaya ve unutturmamaya yemin eden , umutlarını , düşlerini , hayatını kaybeden bir kız ; Miray SEYHAN ... Zerre kadar pişmanlık duymayan , umursamaz , benliğini , yıllarını , hayatını kaybeden bir çocuk ; Miraç KARAMEN ... İddialar , intikamlar , ihanetler , yalanlar , gerçekler , acılar ve birçok şey daha ... Kokularını kaybedenlerin hikâyesi ... Bir kokuyla hayata bağlanma hikâyesi ... *** Afra'nın sorusuyla kafamdaki düşüncelerden sıyrıldım ve ona cevap verdim , "Bitti." "Emin misin ? " Bomboş olan koridorda sınıfın kapısının önünden geçerken gülerek Bertu'yı iten , Bertu'yu ittiği sırada kapşonlusu başından düşen ve kapşonlusunu tekrar başına takan Miraç'ı gördüğümde , bu kez daha emin bir şekilde ve gülümseyerek cevap verdim , "Her şey BİTTİ !!!" *** "Miray'ın Yamaç'tan dönmesine izin vermeyeceğim , aksine göğe çıkmasını sağlayıp aynı hızla yere düşüşünü izleyeceğim . Miray , artık o kız benim NİGİ'm !!" *** "Yine , o hızla düştüğüm göğe çıkacağım... O gökten bu kez düşmeyeceğim ama göktede kalmayacağım . Ben o gökten indiğim an gök kendini yerde bulacak . Gökte olduğum müddetçe ışık saçacağım o göğe ama gökten indiğim an kendini yerde bulan göğün ışıklarını kapatacağım . O gök yine karanlıkta kalmayacak çünkü her karanlıkta ışık yanar , bu sebeple ben ışıkları karartacağım , kararan ışık karanlıkta yansada ortalık aydınlığa kavuşmaz. Miraç , o çocuk artık benim NİGİ'm !!"All Rights Reserved
1 part