Ağzıma götürdüğüm bardağı içeceğim sırada enseme dokunan birşeyle durdum. Soğuk ve metal.. o sırada emniyet kilidinin çekilmesiyle anladım bu kesinlikle bir silahtı. "Hoşuma gitmeyecek bir hareket yaparsan , yan odada yatan babanı öldürürüm. " Şok geçiriyordum ve arkamdaki, sesini daha önce hiç duymadığım yabancıya karşı yapabileceğim pek birşey yoktu. Panik içinde olan bedenime ters düşen bir şekilde bardağı yavaşça tezgaha bıraktım. "Aferim, uslu kızım. " "Kimsin sen? Neden geldin buraya? " "Acele etme, beni tanıyacaksın. Buraya benim olan birşeyi almaya geldim." Bu sözlerden sonra enseme yediğim darbeyle gözlerim karanlığa gömülmüştü.