Tanrı'nın yüzüstü bıraktığı çocuk,
İntikam yemini içti...
・・・
Her şey işte o mesajla başladı. Panelime düşen mailde yazanları okuduktan sonra bir daha hiçbir şey eskisi gibi olmadı.
KATABASİS: Her şeyi öğrenebilir, her yere ulaşabilirsin. Öyle değil mi?
geceninecesi: Evet?
KATABASIS: Peki ya şimdiye kadar hiç öğrenmeye çalışmadığın o şey?
geceninecesi: Bir şeye merakım varsa, öğrenirim, ulaşırım!
KATABASIS: Sana söyleyeceğim bu bilgiye merakın yok, çünkü gömüldüğünü sanıyorsun. Ama gömülmedi, Nemesis.
geceninecesi: Ben gömüldüğünü sanıyorsam, gömülmüştür. Üstelik, nemesis ne alaka?
KATABASIS: Sana söyleyeceklerimden sonra sen gecenin kraliçesi değil, intikam tanrıçasına dönüşeceksin çünkü. Şimdi söyle bana... Katabasis'e inmek istiyor musun?
geceninecesi: Dediklerinden hiçbir şey anlamıyorum...
KATABASIS: www.katabasis13914.co bu linke tıkladığında artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Seçim senin. İçeride gömülmeyen geçmişin var.
Gömüldüğünü sandığım ama gömülmeyen geçmişim...
İşte parmaklarımın ucundaydı.
Öğrenmek istiyor muydum?
03032020 ☄
"Alçin..." İsmimi nerden biliyordu bu kız? "İkizim, sen mi geldin? Göremiyorum, görmem gerekmez mi? Beni yanına almaya geldiğinde bile bana gözükmeyecek misin?" Bu kız neyden bahsediyor? "Annemde yanında mı? Bazen göremiyorum, sizin öldüğünüz günden beri oluyor. Beni bu adamlardan korumak için beni almaya mı geldin?" Bir kaç saniye gözlerim onda oyalandı. Ala'nın sesi bizi kendimize getirdi. "Alin hanım, biz Türk askeriyiz. Bir yaranız var mı? Gözlerinize mi zarar verdiler?" Ala'nın sorularını eş geçti kız. "Alçin burada değil mi? Ölmedim mi? Nasıl olabilir ki, kokusunu aldığıma eminim!"
...