Savcı (Tamamlandı)
  • Bacaan 194,939
  • Undian 17,189
  • Bahagian 50
  • Bacaan 194,939
  • Undian 17,189
  • Bahagian 50
Sedang Ditulis, Pertama kali diterbitkan Sep 04, 2019
Demek çok zengin öyle mi Karavan?Cebi zengin güzel. Banka hesabı dolu güzel. Ya kalbi? Cebinin üçte birinde olan kalbinde de var mı? Banka hesabının doluluğu kadar gönlü de dolu mu Deren'e karşı? Ne zaman güzel bir söz söylemiş gözlerinin içine bakıp? Sen şimdi belinde silahı var güçlü de dersin. Soruyorum ne zaman kırılmasın diye gücünü kullanmış? Ne zaman incinmesin diye belindeki silahı feda etmiş?"



"Kusura bakmayın beyler. Belinizdeki silahla belki iyi bir tetikçi olabilirsiniz,belki iyi bir koruma olabilirsiniz. Ama asla iyi bir baba iyi bir eş olamazsınız! Eve girdiğinizde karınıza bir demet çiçek yerine çekmeceye koymak için bir silah veriyorsanız, çocuklarınızın başını ayda yılda bir kere okşuyorsanız ve belinizdeki güvence diye tuttuğunuz şeyi sevdiklerinize karşı kullanıyor ve buna aşk diyorsanız... Siz değil eş veya baba adam bile değilsiniz!"

BU HİKAYEDE ACI OLDUĞU KADAR TATLI SABAHLAR AĞLAYAN AMA GÜÇLÜ KADINLAR. VE EŞİTLİK VARDIR.

GÜÇLÜ KADIMLARI HER ZAMAN DUYURMAK ADINA YAZILAN BU KİTABA SİZDE DESTEK OLUN!
Hak Cipta Terpelihara
Jadual kandungan
Daftar untuk menambahkan Savcı (Tamamlandı) pada pustaka anda dan menerima kemas kini
atau
#3ela
Garis Panduan Isi
You may also like
GECENİN İZİ oleh hisssizyazar
43 bahagian Sedang Ditulis
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
"Beyazın Karanlık Yüzü"  oleh ayten_gul
21 bahagian Sedang Ditulis
Maksim Vladislav, buraların en korkutucu adamlarından biriydi. Yıllarca suç dünyasının zirvesinde yaşamış, kanlı olaylara karışmış, birçok insanın hayatını kararmış bir adamdı. Dışarıdaki dünyada adı herkesin korkuyla andığı, yeraltı dünyasında ise adeta bir efsane haline gelmişti. Kendisini zorla kabul ettiriyor, her adımında gücünü gösteriyordu. Gözleri, yılların yarattığı acı ve öfkeyle doluydu. Ama bugün bir şey olmuştu. O gözler, daha önce hiç görmedikleri bir şeyle tanışmıştı. O hemşire... Begüm. İlk kez gördüğü andan itibaren, Maksim'in kafasında bir şeyler değişti. Kadının masumiyetine ve naifliğine bakarken, içinde bir şey kıpırdamıştı. O kadar sert, o kadar acımasız bir dünyada yaşamıştı ki, naiflik ona adeta bir yabancı gibi gelmişti. Ama Begüm, o dünyada bir ışık gibi parlıyordu. Gözlerini ondan ayıramadı. Elbisesinin üzerine düşen ışık, yüzündeki çaresiz ama yine de kararlı ifade... Maksim, kadının bir yerden tanıdık olduğunu hissetti. Ama bu his, içindeki karanlıkla boğuşuyordu. Onun gibi bir adam için, bir kadına ilgi duymak çok tehlikeliydi. Ama bu hemşire, ona bir şeyler çağrıştırıyordu. Masumiyetin kaybolduğu bir dünyada, Begüm gibi bir kadının varlığı, ona bir anlam katıyordu. Bu, Maksim'in hayatında bir dönüm noktasıydı. O, hiçbir kadına bağlanmazdı; bu dünyada kimseye güvenemezdi. Ama Begüm, nefreti, suçları ve vahşeti gölgede bırakıyordu. Yavaşça, ama emin adımlarla, bir şekilde ona daha yakın olmak istiyordu. Çünkü kalbindeki buzların çözülmeye başladığını hissediyordu. Ve bu, Maksim için korkutucu bir gelişmeydi.
You may also like
Slide 1 of 10
GECENİN İZİ cover
GÖNÜL KİRASI  cover
gay seks hikayeleri  cover
Dilerim Ki | Gerçek Ailem cover
ENDA • Gerçek Ailem cover
seks hikayeleri  cover
Güneş Tutulması  | Yarı texting  cover
mianhe cover
GÜNCE | Gerçek Ailem cover
"Beyazın Karanlık Yüzü"  cover

GECENİN İZİ

43 bahagian Sedang Ditulis

Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....