Ağlamak....
Bir göz yaşından ibaret sayar çoğu insan . İlk aklımıza gelende o değil mi zaten ? Aslında bir göz yaşı kadar basit değil . Yürekler ağlar mesela ; once kırılır sonra yavaş yavaş uyuşur hissetmezsin . Saçlar ağlar mesela ; kimseye anlatamadığın aciyi onlardan çıkarırsın . Kirpikler ağlar mesela ;bakmaya doyamadığın insana bakmamaya zorlanırsın . Sonra eller ağlar. Evet evet eller . Yazım hatası yok . Elleri ağlar insanin . Yüreklerinden gelen göz yaşını ellerinden akıtırlar . Ondan güzeldir ; Özdemir Asaf'ın Lavinia'sı , Ümit Yaşar'ın Arayışı, Necip Fazıl'ın Veda'sı, Cemal Sürryya' nın Yazmam Daha Aşk Şiir'i...
İşte geleceğim ; benim ellerim ağlıyor şuan . Sana , mutluluğuma , aşkıma kavuşabilmek için yazıyor ellerim ...
ŞAH'LARIN VUSLATI adlı ilk kitap !
Şehvet ve tutku için aşık olmak mı gerekliydi?Atlas Kuzey bekarlığa veda partisinde hiç sevmediği bir kadına dokunarak aslında şehvet ve tutku için sadece aşkın değil nefretin de yeterli olduğunu öğrenicekti.
Seçil Sezgin'le şehvet , tutku ve nefretin içiçe olduğu bir hayata istemeden de olsa adım atıcak , bağımlısı olucaktı.