Aç Kapıyı Ben Geldim
  • Reads 285,428
  • Votes 2,121
  • Parts 4
  • Reads 285,428
  • Votes 2,121
  • Parts 4
Complete, First published Oct 09, 2019
Mature
Psikopat aşığının elinden çektikleri Defnenin bedeninde ve yüreğinde hiç kapanmayan derin izler oluşturmuştu.

Evine dönebilmek için kaçmayı başardığında ailesini ve sevdiği adamı kendisine aynı bakan gözlerle bulabilecek miydi?

Bu izleri silmek için hadi mideyi geçtik ne kadar yürek gerekirdi?
All Rights Reserved
Sign up to add Aç Kapıyı Ben Geldim to your library and receive updates
or
Content Guidelines
You may also like
Geçmişten Kalan Parmak İzleri by -Okubiraz-
7 parts Ongoing
"Ağzını topla ve beni bırak!" "Bırakayım da ibnenin birini siktir bana değil mi!?" "Seni ne ilgilendirir Uras, ne hakla!?" "İzimsin kızım!" Debelenmelerim sonucu ayaklandığımda durmadı, oda karşımda dikildi ve hızla parmaklarını koluma sardı, sıkmıyordu ama tutuşu sertti. Kolumdan çekerek kendine yaklaştırdığında bedeniyle bütünleşmiştim. Burnunun dibinde olduğumdan dolayı kasılan çenesini ve neredeyse harlanmak üzere olan harelerini yakından seçebiliyordum. "İzel gebertirim!" Ölüm kokan nefesi yüzüme vuruyordu. "Bırak birine gitmeyi, yoldan geçerken sana dokunan birini bile kana boğarım ben!" "Neyim olarak yaparsın bunu, onu da söylesene!" Ürkütmüştü beni, bana bir şey yapmayacağını biliyordum ve sanırım bu yüzden kendime gelmişte olsam onu kışkırtmaktan geri kalmadım. "Beni kışkırtma!" "Kışkırtma değil, gerçekler Karaca. Alışacaksın." Durmadım, karşımda ki adam zaten kıskançlıktan kendini kaybetmek üzereyken ben onunla oynamaya devam ettim. "Gencim güzelim. Hazır değildim ama bir gün birinin olmayacağını mı düşünüyorsun?" "Olmayacak!" Bağırışı artık bütün kulübeyi saracak türdendi. Arkasını döndü bana, elleri ensesini sararken öfkesi dışarı çıkmak için çırpınıyordu. "Ömür boyunca tek yaşamayacağım Uras." "İzel siker atarım!" Bana dönmüştü bedeni, öfkesini hiç bu kadar net gördüğümü hatırlamıyordum. Uras her zaman kıskançtı ama bu onun için bile bir ilkti. "Milleti sikmek yerine beni bırakmasaydın böyle olmazdı!" Tutamadım içimde, yanıyordu kalbim ve suçlusu oydu. Bende onunda yanmasını sağladım. "İzel olmayacak, olamaz!" "Neden, ben sadece senin dokunuşlarınla mı yaşayacağım." Kaşlarımı kaldırdım acımasızca. "Bir daha olmayacak dokunuşlarınla." "Sana benden başka dokunacak olan adamı yerin yedi kat dibinde yakarım!" Elleri bomboş odada bir beni buldu, bir bana uzanabildi.
You may also like
Slide 1 of 10
ALARÇİN-1 cover
Lalita cover
Seni Yaşamak Sensiz (Tamamlandı) cover
HAR (Yedi Aşiret  Serisi III) cover
GİRDAP cover
KÖRDÜĞÜM cover
Geçmişten Kalan Parmak İzleri cover
KONUK SEVMEZ DENİZ cover
Gökyüzünden Düşenler cover
Gün ve Gece cover

ALARÇİN-1

6 parts Complete

"İnsanların kişilikleri isimlerinin anlamlarıyla ilişkilidir," dediğinde kısa bir an ne demek istediğini algılayamamıştım ama saniyeler sonra devam etti. "Güzelliğini güneşin kızıllığından alan." "Çoğu kaynakta güneş yerine ateş yazıyor. Ulaşılması imkânsız olan güneşin aksine harlanıp sönebilen ateş sanırım benim kişiliğime daha çok uyuyor." Çok çabuk harlanır, saniyeler içinde de sönerdim. Eğer kişiliğim ile ismimin bir bağlantısı varsa, ateş büyük bir etkendi. "Ateş güneşin sıcağından doğar. Mantık çerçevesinde baktığımız-da iki anlamda birbirine çıkıyor ama ben sana güneşi daha çok yakıştırıyorum." Bunu normal bir zamanda söylemiş olsaydı, sana ne benim ismimin anlamından, diye düşünürdüm ama boynumdaki kolyenin varlığı açıktaki tenimi yakıyordu ve ben düşünme yetimi dakikalar önce kaybetmiştim. Karşı çıkamıyor, tersleyemiyordum. Sanki ben, ben değildim. Kolyeyi takmakta hata etmiştim. Elimde hiçbir şey yokken, geçmişe dönemezdim. Göğsümde büyük bir ağırlık, ağırlığın üzerinde kolye vardı ve beni yavaşça aşağı çekiyordu. Ben kendi kendini yakan bir ateşten fazlası değildim, güneşle yakından uzaktan alakam yoktu. "Gözlerine," dedi ateşe çalan gözleri, ela gözlerimden öteye kaymazken. "Hüzün yakışmıyor."