Karanlık Tutkular
  • Reads 97,826
  • Votes 3,801
  • Parts 46
  • Reads 97,826
  • Votes 3,801
  • Parts 46
Complete, First published Nov 02, 2019
Mature
''Daha fazla bu oyunu oynamak istemiyorum, tek yapman gereken beni istediğini söylemen.''

''Oyun oynadığımızı kim söyledi?''

''Konu sen olunca işin içinde her zaman bir oyun oluyor.''

''Bu sefer değil.''

Alina ne olduğunu anlayamadan Sarp kolunu beline dolamış ve onu kendisine çekmişti. Alina adamın dudaklarının yumuşak ama kuvvetli baskısını kendi dudakları üzerinde hissedince bir anda boşluğa düşmüş gibi oldu. Hayır, boşluk değildi. Bir okyanusun derin sularına düşmüş gibiydi. Bu hem korkutucuydu hem de sarsıcı. Alina'yı hem tehlikeye, hem de onun daha önce hissetmediği duyguların derinliklerine sürükleyebilirdi. 

Kıpırdamadan bekledi Alina, dokunulmak ve öpülmek altüst etmişti düşüncelerini. Sarp'ın parmaklarının saçlarının arasında, gezindiği her noktaya kendini tanıtır gibi nazikçe gezinmesi ruhunu sanki bedeninden çekip alacak güçteydi. 

Vücudu bir anlığına kararsızlığa kapıldı. Eğer sadece bir saniyeliğine de olsa ona izin verse o anda Sarp'ın kendisini arkalarındaki duvara yaslayıp oracıkta kendisine sahip olacağını biliyordu. Alina'nın aklına bacaklarını Sarp'ın beline dolayıp onu içine almanın nasıl bir his olduğu düşüncesi gelince hafif iniltiyle karışık bir ses çıktı dudaklarının arasından ve bundan nefret etti. Hızla kendini geri çekti Sarp'ın öpülesi dudaklarından. 

Alina'nın gözleri Sarp'ın sabit bakışından kaçarcasına uzaklaşırken, bedeni teslimiyetin doruklarındaydı resmen. İstese, uzanıp kollarını beline dolasa kendini bırakacaktı Alina ve en kötü olan şey ise Sarp'ın bundan emin olmasıydı. 

• • •

+18 unsur barındıran bir hikaye. Yetişkin içerikten rahatsız olacakların okumaması rica olunur!
All Rights Reserved
Table of contents
Sign up to add Karanlık Tutkular to your library and receive updates
or
Content Guidelines
You may also like
SİSBULUTU by ozlem005
59 parts Complete
Eğer sevdikleriniz yanınızda değilse bir yeriniz kanar, acır yanar... Bir süre sonra alışırsın ama o devam eder. Artık eskisi gibi değilsinizdir. Yalnızsınızdır. Güçlüsünüzdür. Eskisinden daha çok kendinize güvenirsiniz. Çünkü böyle olmak zorundasınız. Başka bir yol göstermez hayat. Daha iyi daha güçlü olmazsanız hayatınız elinizden kayıp gider. Annem ve babamdan sonra bu dünya da ne olursa olsun yalnızdım. Akrabalarım ve arkadaşlarım vardı ama bir aile değillerdi. Güçlü olmak zorundaydım. Güçlü ve hırslı. Yoksa kinin ve yalanın olduğu bu dünyada ayakta kalamazdım. Zaten amcam gibi bir varlıkla baş ederken bir de kalbimin ritmini değiştiren bir adam vardı. Ayaz. İsmi gibi soğuk. ve aynı zamanda kaba bir yanı da vardı. Ama derin bir üzüntü sonucunda bunların olduğu belliydi. O mutlu olmalıydı ama bundan kaçıyordu. Bunca zaman hayatını esir alan üzüntüye alışmış bir bağımlı gibiydi. Ona uzatılacak yardım elini istemiyordu. O alışmıştı üzüntüye ve onu esir alan bu duygudan kurtulmak istemiyordu. Ben Gizem YILMAZ. Bense kendi yarasına merhem olamamış bir zavallı gibiyim. Onun karşısında ne olursa olsun zavallıyım. Etrafıma ördüğüm kalın duvarları zırhları ona karşı kullanamayacak bir zavallı. Onun varlığıyla mutlu olan bir zavallı. O üzüntüye ben ise ona bağımlıydım. Ve ortak paydamızda bundan kurtulmak istemiyorduk.
Kara Günler Mevsimi (Tamamlandı) by sevimtesse
99 parts Complete Mature
En karalık anımı aydınlatan o iken, nasıl karanlığım oldu bilmiyorum. Çok sevdim ben Yiğit'i çocuk kalbimle. Hem de her şeyi uğruna feda edecek kadar çok. Kapkaranlık bir kış akşamı, yer yüzüne düşen her kar tanesi onu kalbime getirmişti haberim bile olmadan. Uğraştığım iğrençliklerin içinde, tertemiz bir nefes sanıp içime onu her çekişim de aslında ölüm fermanımı yazdığımı bile bile kabullendim Yiğit'i. İlk defa aşık olmuştum ve korksam da yaşamak istedim bu aşkı, yaşadım da. Hayatımın zul günlerinden önceki en mutlu olduğum zamanlarımın tek efendisiydi o. Ölüm girmeseydi aramıza belki ömrümün de tek efendisi olurdu, tıpkı benim de onun ömrü olacağım gibi... *** Gümüş; ömrüm, varlığım, her şeyim. O çocuk gözlerinde var olan aşk 'Yiğit Mirza' diye her bağırışında kanım damarlarıma dar gelirdi. Yokluğumun, çocukluğumun en değerlisi oydu. Bilirim onun da en değerlisi ben. Onu ilk gördüğüm an, gözümden akan bir damla yaşın hakkını çok iyi vermişti hayat. Önce bir umutla bize verdiği aşkı, sonra söke söke elimizden aldı. Çocuk olmayı birbirimizin ellerinde öğrendik oysa. Sonra genç olduk dudaklarımızda süt değil, içki kokusu varken. Şimdi ise benim beynimde her an ölümü tetikleyecek olan hayaller, kırık kalbim de sancılar var. Gümüşümün teninde ise lanetlenmiş insanların izi. Hayat, lanetli geçmişi olan biri olarak yeniden verse bana deli fırtınamı, gümüş gözlü küçük kadınımı. Bu kez saklarım onu, o kara günler mevsiminden, hiç kışı bildirmem her dem yaz olurdu hayatımız...
You may also like
Slide 1 of 10
HAR-I FİRKAT (+18) cover
SİSBULUTU cover
SON ŞANS - Son Serisi 2 ve 3- cover
Kara Günler Mevsimi (Tamamlandı) cover
orenda +21 cover
EKSTREM cover
BERDEL (+18) cover
NAZENDE cover
KADER BAĞI cover
NE MÜNASEBET - Yarı texting cover

HAR-I FİRKAT (+18)

15 parts Ongoing Mature

Solmuş bir kalbim vardı benim. Kalp solar mı hiç? Çoğu kişinin çiçeği solarken, benim kalbim solmuştu. Kendi ellerimle yapmıştım bunu. Bile isteye, her şeyi göze alarak yapmıştım. Sevilmeyeceğimi bile bile deli gibi istemiştim onu. Körü körüne sevmiş, kalbimi ayaklarının altına sermiştim. Her defasında çiğnedi kalbimi. Bazen bir bakışıyla yaptı bunu, bazense kelimeleriyle. Hepsinin üstesinden gelebilirdim. Bakışını yok sayabilir, kelimelerini kulak arkası edebilirdim. Ama bana hissettirdiklerinin üstesinden gelemezdim. Benim için atmayan bir kalp uğruna solmuştu kalbim ve ben ondan vazgeçmek yerine kendimden vazgeçmiştim. Kalbimin en güzel yerinde sakladığım bir adam vardı ve o, beni bile bile öldürüyordu. Acımasızdı. Kalbimi ellerinin arasına alıp, parçalayacak ve hiçbir şey olmamış gibi hayatına devam edecek kadar acımasızdı. Bu hikâye; Zihninde Azrail'ini, Yüreğinde sevgisini yaşatanlara ithaf edilmiştir...