"Bütün her yeri dağıttım. Bana benzesin istedim her yer. Sonra çöktüm aynanın karşısına baktım kendime. Soracağım yüzlerce soru yüzlerce cevap sıktı boğazımı. Çaresizce oturdum o aynanın karşısında. Neden bu hâlde olduğumu sordum kendime. O kadar çok sebep vardı ki parmaklarım yetmedi saymaya. Gülümsemeye çalıştım olmadı. Gözlerimin içine bakamadım bile. Gerçekler bir daha yüzüme vurulmasın istedim belki de. Gerçekler her seferinde biraz daha sert vuruldu yüzüme. Saatlerce oturdum aynanın karşısında. Her saniye aynı kabusu yaşadım. Biter sandım bitmedi. Geçer sandım geçmedi. Saatler sonra bir harabe olarak çıktım odadan. Her acı arkasında bir iz bırakır. Hiçbir zaman geçmeyecek bir acı ise her saniye bir yangının ortasında kül olana kadar yanmaya benzer." İçi cayır cayır yanarken gülümsemekten başka çaresi olmayan herkese...