Yaşadığı ev bir cümbüştü, iki kişilik bir cümbüş. Kendini çekip kurtarmak için kendi elini diğer eline uzattı ve kalbine götürdü. Düşünmedi, hissetti ve arzularını dinleyerek hareket etti.
Uzaklaştığını düşündüğü o cümbüş gerideydi artık, sesler azdı, öfkeler görülmüyor, alengirli oyunlar dönmüyordu.
Bedeninin gittiği yerde ruhu da uzaktan onu takip ediyordu fakat sislerine bulanacağı, düşüncelerinin zihnini çalkalayacağı, hislerinin gittikçe demleneceği ve arzularının yoldan çıkacağını bilmiyordu, bir adamın bunlara sebep olacağını bilmiyordu.
Kaçtığı her şey o adamda vardı,
O adam kaçtığı herşeydi...
***
Satırlarımı görmek istediğim yerler başkalarının satırları değil. Çalınma (iznim olmadan) durumunda hakkımı mutlaka alırım, kimseye de bu fırsatı vermem. Yasal süreç başlar.
Teşekkürler...
Bütün dünyanın aradığı katil ansızın hayatınıza girerse sizi soldurmasına izin verir miydiniz? Yoksa bütün yapraklarınız onun için mi açardı?
❝Zafer her zaman en güçlü olana ait değildir. Bazen en acımasız olan kazanır. Kanla yazılmış bir kaderi var, ruhundan söküp atamayacağı bir miras. O, şeytanın bile tereddüt ettiği yolda yürüdü. Ve sen, bu fırtınanın tam ortasındasın.❞
Hayatı her zaman soluk bir çiçek gibi olup, kendinden çok başkalarını düşünenlere...