Uyarı📌Küfür ve +18 sahneler içerir.
Hayat insana yaptıklarının da yaşattıklarının da cezasını eninde sonunda keserdi. Yaptığın hatanın bedelini çok acı verici bir şekilde ödeyebilirdin. Bu insanı öfkeyle hareket etmeye, kırıp dökmeye hatta isyan etmeye bile teşvik edebilirdi. Fakat asıl mahiyet bunda değildi. Yaptığımız hatalar -her ne kadar bedelini çok ağır ödediğimizi iddia etsek de- bize tecrübe katardı. Yaşadığımız o 'çok ağır' gelen acılar bizi olgunlaşmaya, büyümeye iterdi. Düşüncelerimizde dâhi değişikliğe, gelişime sebep olan şeydi çektiğimiz acılar.
Acılar bizi büyütür, hatalar bize tecrübe katar. İnsan yaptığı hataların bedelini er geç öder.
Peki ya ben...
Hiç bilmediğim bu evde, hiç bilmediğim bu yerde, tanımadığım bu zehir bakışlı adamla ne işim vardı?
Evet, insan yaptığı hataların bedelini ödemeliydi. Ama ben..
Tanrım...
O zaman ben neyin bedelini ödüyordum?
"Demek telefon görüşmesi yapmak için her şeyi yapars ın öyle mi?"
Başımı Hızla yukarı aşağı sallayıp
"Yaparım"
"O zaman cehennemine hoşgeldin küçüğüm"
Benden en fazla ne isteyebilirdi ki?
Telefona ihtiyacım vardı hemde en kısa sürede
Bir telefon görüşmesi için her şeyi yapacaksın deseler hayatta inanmazdım
Demek ki büyük konuşmamak gerekiyormuş
hikaye adı üstünde sert olacak sonra tecavüz falan diyen burdan sonrasını okumasın yoksa engeli basarım
Hikaye (BxB) olacak ve kapalı cezaevinde geçecek
Gerçek kurum ve kuruluşlarla alakası yoktur