Story cover for İkin'ci  Şans (Ruh Değişimi) by NesrinSelviCiger
İkin'ci Şans (Ruh Değişimi)
  • WpView
    Reads 5,176
  • WpVote
    Votes 268
  • WpPart
    Parts 2
  • WpView
    Reads 5,176
  • WpVote
    Votes 268
  • WpPart
    Parts 2
Ongoing, First published Dec 28, 2019
Mature
Bir umut bu kadar zor olmamalıydı. Hayatının her anında acılara göğüs geren Asmin Naz. Habersiz arkasından oynanan oyunların içine nasıl olduğunu anlamadan düşer. Bir tırafik kazası sonucunda  öldüğünü düşünürken, kendisini başka bir bedende bulan Asmin Naz olayı anlayamadığı için insanların başka bir isim ile adını telafuz etmelerine anlam veremez. Hayatında nefret ettiği insanların tam ortasına düştüğünde sadece susmak ve olayları anlamak ister.

Çünkü kendini aynada gördükten sonra herşey değişmiştir. 

Nefret ettiği kadın kendisi ve nefret ettiği adam eşi olmuştur.

Ateş doktor lise aşkının imkansızlığı ile kavuşamasada bir an sevmekten vaz geçmemiş bir deli aşıktır.

Sevdiği kız için ondan vaz geçmiş, ne kadar imkansız görünsede gözlerine nefret ile bakan bir kıza ölümüne hasret bir delikanlı...

Sevdiği kız için mücadele eden Ateş, Sevdiği kızın ölümünü ve yedi yıldır komada olan mecburiyetler için evlendiği kadının gözlerini açmasını kaldırabilecek mi?

Aşkın zorluklarını gösteren birbirinden kötü Deniz ve İpek emellerine ulaşarak istediklerini alabilecekler mi?

Büyü, cinler, fedakarlık, gerçek aşk, dostluluk ve daha fazlasına hazırmısınız?

Bir büyünün bedelleri Asmin Naz ve Ateş doktora neler yaşatacak...

Merak eden herkese gelsin iyi okumalar.
All Rights Reserved
Sign up to add İkin'ci Şans (Ruh Değişimi) to your library and receive updates
or
Content Guidelines
You may also like
YARALASAR(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
56 parts Ongoing
"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.
You may also like
Slide 1 of 10
KOD ADI: GÜNEŞ  cover
YARALASAR(Kitap Oldu) cover
5. seviye cover
DƏLİXANA cover
TERAZİ  (TAMAMLANDI) cover
MAHKUM cover
SOYADINDA ZİNCİR cover
KARMAŞA+18 cover
ÂFİTAP cover
KALBİMDEKİ SÜVEYDA cover

KOD ADI: GÜNEŞ

39 parts Ongoing

"Bana ocüymüş gibi bakmayı kes. İnsanım." Derin bir nefes aldıktan sonra dolunaya baktım. Bu gece beni aydınlatmak ona düşmüştü. "Ayrıca göbeğin sana pek yardımcı olmuyor. O ağaç senden birkaç beden daha küçük." Beklediğim gibi birkaç homurtu duyduğumda ağacın arkasına saklanan genç çocuk kendini açık etti. Titreyen bedenini gördüğümde sıkkın bir nefes bıraktım. "Şu gözlerini çek üzerimden velet."dişlerimi sıkarak söylediklerim onu daha da korkutmuş gibi titremesi arttığında kendimden bir kez daha iğrendim. Üzerimde üniformam ile birçok çocuğun hayalini süslerken başka bir çocuğu benliğimle korkutuyordum. "Korkacak bir şey yok. Bir tanıdık." Kaşlarımla arkamdaki mezarı işaret ettiğimde çocuk kalkan kaşları ile bana sanki bir hayaletmişim gibi bakmaya devam etti. "Ne var ulan?! Babamızın mezarına ziyarete geldik işte! Niye mezardaki benmişimde dirilmişim gibi bakıyorsun?" Sağ elinin işaret parmağı titrek bir şekilde havalanıp arkamdaki açık mezarı işaret ettiğinde "Babanın mezarını mı kazdın yani?"diye sordu. Sanki çok normal bir şeymiş gibi sakince omuzlarımı silktim. "Senin mezarını mı kazmalıydım?" "Hayır tabiki de!"diye cırladığında diğer eliyle hızlıca ağzına kapattı. "Abla Allah'ını kitabını seversen senin akşam akşam başka işin yok muydu ya?!" "Niye lan? Bu akşam müsait değil miydi?"