Vurgun
  • مقروء 5,567,244
  • صوت 207,589
  • أجزاء 73
  • مقروء 5,567,244
  • صوت 207,589
  • أجزاء 73
إكمال، تم نشرها في ينا ٠٤, ٢٠٢٠
Sevdaya tutulmuş iki yüreğin hikayesi.
جميع الحقوق محفوظة
الفهرس
قم بالتسجيل كي تُضيف Vurgun إلى مكتبتك وتتلقى التحديثات
أو
#74hasret
إرشادات المحتوى
قد تعجبك أيضاً
ARZELA  بقلم hacer20154
20 جزء undefined أجزاء مستمرة
Önümde duran araçlara korkarak bakmaya devam ettim ne kaçabiliyordum ne de bağırıp yardım isteyebiliyordum. Zaten yardım edecek kimse de yoktu sokakta olsa bile beni bu adamlardan koruyacak biri olamazdı. Geri geriye giderken önümde ki adam bana bakarak yaklaşmaya başladı. Ne istediğini bile bilmiyordum, ne beni tanıyordu ne de ben onu... Peki neden şimdi karşıma çıkmıştı? En sonunda durup ne olacaksa olsun diyerek nefesimi tuttup onun bana yaklaşmasını izledim. "Eylül Toksöz." duyduğum ismim kendime garip gelirken onun aksanıyla beraber yutkundum. İsmimi nereden biliyordu? İtalyan iş adamı Dean Temıs! Yanıma bir kaç adımda ulaştığında bana tepeden bakmaya devam ediyordu kafamı kaldırıp onun gözlerine korkmadan bakmaya başladım. Bir şeyden emindim o da benim bu adama bir zararımın dolunmamasıydı, ne yapabilirdi ki tanımadığı bir kıza?! "Ne istiyorsunuz?" kekelemeden söylediğim sözlerle Kaşları havaya kalktı ve gözlerime derin bir şekilde baktı kahverengi gözleri, ondan kaçıp kurtulmak istiyordum bunlar bana göre değildi. Bu yaşadıklarım bana göre değildi. "Ne mi istiyorum?" Bozuk Türkçesiyle kafasını havaya kaldırıp derin nefes aldı ve tekrar gözlerimin içine bakıp dudaklarını kıvırdı. Yüzü yavaşça bana yaklaştığında korkarak geri adım atacaktım az kalsın, kulağıma yaklaşan nefesiyle nefesimi tuttum. Sıcak nefesiyle konuştuğunda tüm vücudum taş kesildi. "Seni." Not: Klasik mafya kitabı değildir, bu kitapta gerçeklik yansıtılmıştır, lütfen ön yargısız okuyunuz. ARZELA adında yazılan ilk kitaptır. Başlama tarihi : 16 ağostos 2021
DİVANE ✔️ بقلم selmakeskin_
58 جزء undefined أجزاء إكمال
"Küçük bir kız çocuğu gibisin." Soğuğun içime ilmek ilmek işlemesi gecenin ayazından değildi, onun buz gibi sözlerinden ürpermiştim. Gök yüzünde bizi seyreden yıldızlardan ziyade kendi ışığının aydınlattığı, o zehir karası delici gözlerine yerleşen alaylı parıltı ve söylediği son şeyle çileden çıkmıştım artık. İçimde lavlarını köpürterek sabrımın son demlerinde dolanan volkan patlamaya hazırdı, bu işin başka çaresi yoktu ve inceldiği yerden kopacaktı. Ben onun sayesinde çoktan büyümüştüm fakat o her seferinde inadına yapar gibi çocuk olduğumu savunuyordu. Beni bakışları, tavırları, hareketleri ve kelimeleriyle resmen eziyordu. Kalbimi eziyordu. "Çocuk falan değilim ben!" Diye bağırdım sonunda içimdeki ateşten okyanus çaresizce çırpınan benliğimi cayır cayır yakmaya başlarken. Aynı anda hem üşüyor hemde alev alev yanıyordum. Kendi içimde birçok imkansızı barındırıyordum. Sertçe yutkundum... Sesimi iyice yükselttiğimde tek bir mimiğimi bile kaçırmak istemiyormuş gibi dikkatle beni izlemeye başladı, artık gerçekten dayanamıyordum. "Çocuk değilim anladın mı? Değilim! Sana abi demek zoruma gitmeye başladığında büyüdüm ben!" Diye adeta haykırdım. "Duygularımı gizlemeyi öğrendiğimde büyüdüm! Susmayı öğrendiğimde, sessizce ağlamayı öğrendiğimde büyüdüm! Gözümün önünde başkasına dokunduğunda büyüdüm!" Ona ilk kez utanıp çekinmeden kurduğum bu uzun ve acımı haykıran cümleler tüm nefesimi tüketmişti fakat söyleyecek son bir sözüm daha kalbimin en ücra köşesinden saniyeler sonra çıkagelmişti. "Seni sevdiğim gün büyüdüm ben." Diye fısıldadı güçlükle soğuktan zangır zangır titreyen dudaklarım.