Karanlık Ruhun İntikamı
  • Reads 142
  • Votes 60
  • Parts 4
  • Reads 142
  • Votes 60
  • Parts 4
Ongoing, First published Jan 11, 2020
Çok tuhaf sesler duyuyorum ve çok korkuyorum sanki birisi tarafından izleniyorum. Yardım istiyorum ama kimseye sesimi duyuramıyorum...

Sanki yavaş yavaş deliriyormuşum gibi ya da bir kabusun içindeyim bilmiyorum. Sanki birisi bana usul usul yaklaşıyor ve beni yönetmeye çalışıyormuş gibi hissediyorum... Âdeta bir ölüm simülasyonun içindeyim bilmiyorum, ama bunları neden duyuyorum,neden yardım isteyemiyorum.

Acaba annem beni duyar mı? Ben daha 12 yaşındayım, çok küçüğüm ne yaptımda bunları yaşıyorum anne? ANNEEE! Kurtar beni gerçekten ölümüne korkuyorum, nolur bul beni! 

Yardım edin,beni duyan var mı? Kurtarın beni bu lanet olası şeyden! Bu şey her neyse anne duy sesimi ve kurtar beni! 

Simülasyonda mıyım yoksa delirdim mi? Çıldırıcam!!!
All Rights Reserved
Sign up to add Karanlık Ruhun İntikamı to your library and receive updates
or
#222şizofreni
Content Guidelines
You may also like
Arayış by ecitahyldz369
10 parts Ongoing
Zaman, bir dervişin avuçlarında tuttuğu kum taneleri gibi akıp giderken, insan ruhu bu sonsuz akışın içinde kendi yankısını arar. Kimi bir şairin mısralarında, kimi eski bir taşın üstüne kazınmış yazılarda, kimi de rüzgârın bilinmez diyarlardan getirdiği fısıltılarda bulur kendini. Ama herkesin içinde, ismini koyamadığı bir özlem vardır; bazen bir baharın kokusunda, bazen bir eski anının gölgesinde saklanır. Benim hikâyem de böylesine derin bir özlemin içinde başlar. Ne başlangıcını net olarak hatırlayabiliyorum ne de bu özlemin ilk ne zaman içime düştüğünü. Ama bildiğim tek şey, içimde taşıdığım bu duygunun bir dalga gibi zaman zaman yükselip beni içine çektiği. Tıpkı eski bir şehirde kaybolmuş bir yolcu gibi, bazen tanıdık bir anıya dokunuyor, bazen ise hiç bilmediğim bir hatıranın kıyısına vuruyorum. İnsan, ruhunun derinliklerinde yolculuk yaparken, bazen kelimelerin bile anlatamayacağı duygular içinde bulur kendini. Sanki yüzyıllar öncesinden gelen bir ses, kalbinin derinliklerine fısıldıyormuş gibi... O sesi dinlemeyi öğrendiğinde, içindeki yalnızlığın bir anlam kazandığını fark edersin. İşte benim yolculuğum da böyle başladı; seslerin, sezgilerin ve zamanın ötesinden gelen fısıltıların peşinden giderek. Bu hikâye, sadece kelimelerle yazılmış bir anlatı değil. Bu, ruhun bir arayışıdır. Kimi zaman suskunluğun içinde yankılanan bir çığlık, kimi zaman ise geceye karışan sessiz bir dua... Ve ben, bu satırları kaleme alırken, aslında kendi içimde bir ışık arıyorum. Eğer bu satırlarda kendinizden bir parça bulursanız, bilin ki aynı yolculuğun yolcusuyuz.
You may also like
Slide 1 of 10
Arayış cover
AZAB-I  AŞK 1 & 2 cover
uzak şehri cover
A R A F cover
kim taehyung the best decision I've taken in my life. cover
Peşimdeki Cin cover
Vampir Sokağı Sanguinarius Serisi (2 Kitap) [Düzenleniyor] cover
SEVİYOR cover
Orada Ki Gölge  cover
Lucas(Düzenleniyor) cover

Arayış

10 parts Ongoing

Zaman, bir dervişin avuçlarında tuttuğu kum taneleri gibi akıp giderken, insan ruhu bu sonsuz akışın içinde kendi yankısını arar. Kimi bir şairin mısralarında, kimi eski bir taşın üstüne kazınmış yazılarda, kimi de rüzgârın bilinmez diyarlardan getirdiği fısıltılarda bulur kendini. Ama herkesin içinde, ismini koyamadığı bir özlem vardır; bazen bir baharın kokusunda, bazen bir eski anının gölgesinde saklanır. Benim hikâyem de böylesine derin bir özlemin içinde başlar. Ne başlangıcını net olarak hatırlayabiliyorum ne de bu özlemin ilk ne zaman içime düştüğünü. Ama bildiğim tek şey, içimde taşıdığım bu duygunun bir dalga gibi zaman zaman yükselip beni içine çektiği. Tıpkı eski bir şehirde kaybolmuş bir yolcu gibi, bazen tanıdık bir anıya dokunuyor, bazen ise hiç bilmediğim bir hatıranın kıyısına vuruyorum. İnsan, ruhunun derinliklerinde yolculuk yaparken, bazen kelimelerin bile anlatamayacağı duygular içinde bulur kendini. Sanki yüzyıllar öncesinden gelen bir ses, kalbinin derinliklerine fısıldıyormuş gibi... O sesi dinlemeyi öğrendiğinde, içindeki yalnızlığın bir anlam kazandığını fark edersin. İşte benim yolculuğum da böyle başladı; seslerin, sezgilerin ve zamanın ötesinden gelen fısıltıların peşinden giderek. Bu hikâye, sadece kelimelerle yazılmış bir anlatı değil. Bu, ruhun bir arayışıdır. Kimi zaman suskunluğun içinde yankılanan bir çığlık, kimi zaman ise geceye karışan sessiz bir dua... Ve ben, bu satırları kaleme alırken, aslında kendi içimde bir ışık arıyorum. Eğer bu satırlarda kendinizden bir parça bulursanız, bilin ki aynı yolculuğun yolcusuyuz.